Son zamanlarda tanıdığım en sıra dışı işadamlarından biri Mineks'in patronu Bülent Göktuna. Vodofone'u Türkiye'ye gelmeye ikna eden Türk olarak biliniyor kendisi. İşini Londra'da kurduğu için Türkiye'de yüzde 100 yabancı sermayeli bir şirketin sahibi olarak görülüyor. Mineks bir çok uluslararası şirkete yatırım danışmanlığı yapıyor. Tabii bir de geçen yazımda sözünü ettiğim National Golf Club var.
Göktuna, sahibi olduğu bu golf kulübüyle golf turizminin gelişmesine yardımcı olmaya çalışıyor. Bir yandan da yetiştirme yurdundan gelen kızlı erkekli bir grup çocuğa golf, İngilizce, görgü kuralları gibi hayatlarını değiştirecek eğitimler verdiriyor. En büyük hayali bu çocuklar arasında ilerde bir dünya şampiyonu çıkartmak.
Diyeceğim o ki, Göktuna işinden para kazanıyor ama golfü para kazanmak için desteklemiyor. İşte bu yüzden sohbetimizde söylediği bir cümle beni çok etkiledi. "Mineks bir vakıf şirketi. Babama 1 dolar kazanırsam yarısını iyi olaylara yatıracağıma söz verdim. Şimdi bunu yapıyorum" derken yüzündeki ifade huzurdan başka bir şey değildi