İş dünyasının hakikaten eğitime inanmış, burslu okuduğu ve okurken çalıştığı için bu imkana kavuşmanın ne demek olduğunu iyi bilen ve 30 yıldır da çeşitli sosyal sorumluluk projeleriyle Türkiye'de eğitime katkıda bulunmaya çalışan bir ismi o.
Hüsnü Özyeğin sanıyorum en mutlu günlerini yaşıyor. Çünkü hayalini çok uzun süre önce kurduğu üniversitesine sonunda kavuştu. İsmini taşıyan Özyeğin Üniversitesi, bu yıl 210 öğrenciyle zor ama iddialı bir yoldan yürümeye başlayacak.
Üniversite için 40 milyon doları bir kenara koyan ve sadece Türkiye'nin değil, dünyanın iddialı, uluslararası saygın bir isme sahip üniversitelerinden birisini yaratmak için kolları sıvadı.
Dün, üniversitenin Altunizade'deki binasında Hüsnü Özyeğin ve üniversitenin çiçeği burnunda rektörü Prof. Dr. Erhan Erkut ile bir araya geldik ve gerçekten duayen gazeteci Meral Tamer'in toplantıda söylediği gibi 'Küçük Hüsnü Özyeğin'lerin yetişeceği' bir üniversitenin hikayesini dinledik.
Çünkü Özyeğin Üniversitesi, hayatla iç içe, iş hayatının sadece bugün değil yarın ki ihtiyaçları da göz önüne alarak projelendirilmiş.
Örneğin bu üniversitede İngilizce en iyi şekilde öğretilsin diye iyi bir kadro kurulmuş ama iş hayatında gençlerin karşısına değişik aksanda İngilizce konuşan insanların çıkacağı da düşünülmüş. Yani Özyeğin Üniversitesi'nde sadece ABD'li ve İngiliz değil Yeni Zelanda'lı hatta Rektör Erkut'un deyimiyle ileride Çinli ya da Hintli hocalara da hazırlıklı olun.

Burs ve kredi imkanı
Özyeğin, en büyük hayalini gerçekleştirirken, ilk yıl tüm öğrencilerin burslu olmasına özen göstermiş ancak burs imkanı tüm öğrencilere tanınmış. Yıllık ücreti 24 bin YTL olarak belirlenen bu üniversitede yüzde 100, yüzde 75, yüzde 50 ve yüzde 25 burslu okuma imkanı olacak ve hatta öğrenciler bursları için çok düşük faizli banka kredisi kullanıp bu krediyi öğrenimlerini tamamlayıp, iş güç sahibi olduktan sonra geriye ödeyebilecekler. Tabi ki üniversite bursu için kredi veren ilk ve tek banka Finansbank olmuş.

İlk 5 yıl 100 milyon dolar
Esnek ve yenilikçi eğitim modeliyle karşımıza çıkan Özyeğin Üniversitesi için, Hüsnü Özyeğin, ilk beş yıl 100 milyon dolarlık bir yatırım yapacaklarını söylüyor. Özyeğin toplantıda, "Nitelikli bir üniversite kurmak benim en büyük hayalimdi. Şimdi bu hayalin gerçeğe dönüşmesinden büyük heyecan ve mutluluk duyuyorum" derken aslında 2001 yılı krizi yüzünden bu hayalini ertelemekten duyduğu üzüntüyü de dile getiriyordu. Finansbank'ı başarılı bir operasyonla Yunanlılar'a satan Özyeğin, başarılarla dolu iş hayatının ardından üniversitesi konusunda ne kadar hassas ve özenli ve de iddialı olduğunu da şu sözlerle bize anlatıyordu:

İlk 5'e en geç 10 yılda!
"Üniversitenin hayatının uzun olması lazım. Bir üniversite banka gibi satılımıyor! Uzun ömürlü olması gerektiğinin bilincindeyiz. Biz bu üniversiteyi başarısıyla orantılı nereye gidebiliyorsa oraya götürmek istiyoruz. Sınırımız yok. Finasbank'ı 18 yılda 5'inci özel banka yaptık. Ama üniversitede hedeflerimiz için o kadar bekleyemeyiz. Koç ve Sabancı Üniversiteleri'ni takdir ediyoruz. En iyi dörtbeş üniversite arasındalar. 5-10 yıl içinde onların arasına girmeyi hedefliyoruz."