23 Nisan resepsiyonunda, ilk defa başörtülüler, BDP'liler, askerler ve CHP'liler bir aradaydı. Bu önemli bir gelişme. Boykot, eşlerin başörtüsü yüzünden başlamıştı. 2007'de işbaşında olan komutanlar, Hayrünnisa Gül'ü içlerine sindiremedikleri için, 29 Ekim Çankaya resepsiyonuna iştirak etmediler. Bülent Arınç'ın eşi Münevver Hanım'ın başörtüsü de, onların parlamentodaki 23 Nisan kutlamalarına katılmamalarına yol açmıştı. Hatta Bülent Arınç, tepki doğmasın diye Münevver Hanım'ı resepsiyona getirmedi. Ama gene de askerler gelmedi. Maalesef CHP de, aynı kervana katıldı; bazen farklı mazeretler üretmek suretiyle, bu törenlerden hep uzak durdu. Geçen seneki 23 Nisan resepsiyonuna katılmamasını, CHP milletvekillerinin cezaevinde bulunmasını protesto etmek olarak açıklamıştı. Milletvekilleri gene cezaevinde ama bu defa hem Kılıçdaroğlu, hem de CHP'li milletvekilleri törende. Yanlışta ısrar edilmemesini olumlu karşılıyorum.
BDP, yasal bir parti. Dolayısıyla askerlerin, halkın milyonlarca oyunu almış bir partiye karşı olumsuz davranışları yanlıştı. Zaten bu yanlışı, zaman zaman AK Parti de yaptı. Şimdi, zamanın ruhu icabı daha hoşgörülü bir ortam içine girdik. "Bayramlarda herkes kucaklaşmalı" diye yazıyorduk; nihayet gerçek bir bayramı idrak ettik.