Yüce Divan'dan Yargıtay eski Daire Başkanı Hasan Erdoğan'a beraat çıktı. CNR Fuarcılık ile İstanbul Dünya Ticaret Merkezi arasındaki tahliye anlaşmazlığında, 6. Hukuk Dairesi Başkanı Erdoğan'ın rüşvet aldığı ileri sürülüyordu. Bu iddiayı destekleyen telefon kayıtları ve teknik takip görüntüleri mevcuttu. Telefon görüşmelerinde bazı ödemelerden söz ediliyordu. Polis, çantayı alan kişinin Hasan Erdoğan olduğunu teşhis etmişti. Ama Yüce Divan, hukuka aykırı delil toplandığı gerekçesiyle sanıkları beraat ettirdi. Hukuka aykırılık, teknik takip kararını, mahkemeden, Adalet Başmüfettişi'nin talep etmesinden kaynaklanıyordu. Kanuna göre, iletişimin denetlenmesi ve teknik araçlarla izleme savcının talebi üzerine gerçekleşmeli. Adalet Başmüfettişi savcı konumunda değil.
Yüce Divan'ın yetkisiz bir kişinin başlattığı takip yüzünden elde edilen bulguları yok hükmünde sayması, kimileri tarafından hemen Ergenekon'a bağlanmak istendi. Oysa Ergenekon sadece teknik takibe dayanmıyor ki! Bir sürü maddi vaka mevcut. Ve bunun yanı sıra, birbirini destekleyen dijital veriler. Bilgisayarlardaki belgeler, virüsle mi gelmiş, yoksa polis mi arama sırasında yükleme yapmış? Ergenekon'da, telefon kayıtlarından ziyade bunlar tartışılıyor. Ayrıca, teknik takip, savcıların talebi üzerine mahkemelerden alınan kararlarla gerçekleşti.
Kimse, Yüce Divan'ın hükmünden yola çıkarak Ergenekon'a mazeret üretmesin.