Türkiye Değerler Atlası 2012, Bahçeşehir Üniversitesi öğretim üyesi Yılmaz Esmer tarafından açıklandı. Buna göre Türkiye, Avrupa'nın en dindar ülkesi. Kendisini dindar bir kişi olarak tanımlayanların oranı son 22 yılda 10 puan yükselerek % 85'e çıktı. Oruç tutanların oranı % 86. Haftada bir kez ya da daha fazla camiye giden erkeklerin oranı ise % 57. Yaklaşık her 3 kişiden biri hem 30 gün oruç tutuyor, hem de 5 vakit namaz kılıyor. Türkiye muhafazakâr bir toplum. Ama araştırmaya göre, 1990'dan bu yana daha muhafazakâr olduğumuz söylenemez. 1990'da % 60 olan bu oran, 2012 % 63 olarak tespit edildi.
47 Avrupa Konseyi üyesine kıyasla, Türk toplumu daha "sağda" bulunuyor. "Türk olmaktan ne kadar gurur duyarsınız?" sorusuna orta Anadolu ve Karadeniz "Son derece" cevabını veriyor.
Detaylar daha sonra açıklanacak ama Değerler Atlası, halkın eğilimleri konusunda daha şimdiden bize ipuçları sunuyor. Milliyetçi, muhafazakâr ve dindar bir toplumuz. Hal böyle olunca, bazı sol liberallerin Tayyip Erdoğan'ı o açıdan eleştirmeleri tuhaf kaçıyor. Başbakan'ı sadece demokratik dönüşümü gerçekleştiremediği, yavaştan aldığı için tenkit etmiyorlar. Onun milliyetçi ve muhafazakâr söylemine de takılıyorlar. Neden Kongre'de 1071'den ve Alparslan'dan söz etmiş? Niçin şehit edebiyatı yapmış? İslâm ülkelerine neden yaklaşmış? Erdoğan'ı illâ kendi kalıplarına dökmek istiyorlar. Bunun adı farklı türden bir "Kemalizm" değil mi?