22 Eylül 2012 tarihli yazımda, Şafak Pavey'in İnsan Hakları Komitesi'ne değil, Engelli Hakları Komitesi'ne seçildiğini söylemiştim. Bunun üzerine, ondan aşağıdaki açıklamayı aldım. Araya Balyoz davası girdiği için ancak yayınlayabiliyorum:
"Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Yüksek Komiserliği tek bir kurumdur. Bu komiserliğin 10 başlık altında İnsan Hakları Sözleşme ve Denetleme organları vardır. Bu sözleşme komiteleri, İnsan Hakları Beyannamesi'nin 30 maddesi altında spesifik grup hakları sözleşmeleriyle çalışırlar. Yapılan her çalışma, İnsan Hakları Komiserliği'ne iletilir. Beni Türkiye Cumhuriyeti devleti aday gösterdi. En yüksek 2 oydan birini alarak kazandığım bu yarışı, iç siyasete indirgeyerek, siyasi partiler düzeyinde küçümsemek yanlış bir tavırdır."
Türkiye'de, herkes, Şafak Pavey'in, hükümetler arası bir organ olan BM İnsan Hakları Konseyi'ne seçilmiş olduğunu sanıyordu. Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Konseyi, 2006 yılında Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nun kararıyla kuruldu ve İnsan Hakları Komisyonu'nun yerini aldı. Pavey ise, sözleşmelerin uygulanmasının takibini yapan BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği'nin 10 komitesinden birine, Engelli Hakları Komitesi'ne seçildi. Engelli Hakları Komitesi, çeşitli ülkelerle imzalanan engelli haklarının ihlâlini izlemek üzere kurulmuş bir komite. BM İnsan Hakları Konseyi ise, Birleşmiş Milletler tüzüğüne dayanarak kurulmuş tamamen farklı bir organ. Dünyadaki hak ihlâllerini yakından izliyor. Meselâ son olarak İnsan Hakları Konseyi, Suriye yönetimini halkına yaptığı zulüm sebebiyle kınadı. Kaldı ki, BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği'nin 10 komitesinden birinin adı, İnsan Hakları Komitesi. Pavey'in seçildiği komitenin adı Engelli Hakları Komitesi. Bunu, Pavey'in görevini küçümsemek için yazmadım. Sadece, konuyu aydınlatmak istedim.