PKK, CHP Tunceli milletvekili Hüseyin Aygün'ü kaçırdı. Maalesef, terör örgütünün benzer uygulamalarına çok sayıda vatandaşımız da muhatap oldu geçmişte. CHP'nin 10 Ağustos 2012 tarihli raporuna göre, 1990-2010 arasındaki 20 yıllık dönemde, çoğu asker, polis ve 10-12 yaşında çocuk olmak üzere 154 vatandaşımız kaçırıldı. 12 Haziran 2011 seçimlerinden bugüne kadar kaçırılan vatandaş sayısı, bir yılda 145'e ulaştı. Bunların içinde teknisyen, muhtar, işadamı, köylü, asker, polis, siyasetçi (meselâ AK Parti ilçe başkanı) ve çocuklar var. PKK'nın çocukları kaçırmaktaki amacı, eleman temini. Muhtemelen, onlar rızalarıyla örgüte katılıyor.
Ama, ilk defa bir milletvekili kaçırılıyor ve BDP de dahil buna tepki verdi. Bence ister milletvekili olsun, ister işadamı ya da sıradan vatandaş... Geride kalanlar aynı merakı duymuyor mu? Peki PKK bu şekilde ne elde ediyor? Onun da amacı, bölgede kendi sözünün geçtiğini ispat etmek.
Hüseyin Aygün, Kürtlerin hakkını savunan, Dersim'deki katliamı ön plana çıkaran bir milletvekiliydi. Ona bir şey yapacaklarını sanmıyorum. Fakat bu eylem, Kürt vatandaşlarımıza da yarar sağlamayacaktır. Suriye'de Kürtlerin önünün açılması, PKK'yı harekete geçirdi. Oysa Suriye ile Türkiye arasında dağlar kadar fark var. Kimse Hakkâri'nin PKK tarafından kurtarılmasına izin vermez. Orada yaşayan vatandaşlar da buna dahil.