Yeni Şafak'tan Cem Küçük, Güneri Civaoğlu'nun, yıllar önce, 1. Körfez Savaşı sırasında, Suudi Arabistan'dan yazdığı bir makaleyi hatırlatıyor. Ben de o yazıyı okumuş, fakat gerçekleşeceğine ihtimal vermemiştim. Çünkü o tarihte, Irak ve Suriye bir bütündü, kimse parçalanacağını düşünmüyordu. Bu iki ülke de, bağımsız bir Kürt devletinin kurulmasına karşıydı. Civaoğlu, Körfez bölgesinde karşılaştığı bir Amerikan albayının, duvarda asılı haritada, Kuzey Irak bölgesini gösterip, kendisine söylediği sözleri nakletmişti: "Bu bölgede bağımsız bir Kürt devleti kurulacaktır. Kuzeyde kalan Saddam'ın silâhlarını Kürtler ele geçirecek, Kürt devletini kurduktan sonra Türkiye'den toprak isteyecekler. Ya vereceksiniz ya da vermeyip savaşacaksınız."
Bugün geldiğimiz noktada, Barzani ile, PKK'nın uzantısı PYD'nin çatısı altında toplanan Suriyeli Kürtler uzlaştı. Bağımsız Kürt devletinin adımları atılıyor. Türkiye vakit kaybetmeyip, gereken reformları yapabilseydi, o zaman "Endişelenecek bir şey yok" diyebilirdik. Ama hep gerekenden daha geri noktalarda durduk. Tam anlamıyla eşit vatandaşlığı bir türlü kabul edemedik. Tabii ki, gelişmeler önemli ölçüde Suriye krizinin ürünü. Ama bu sonuçta hükümetin hiçbir sorumluluğu yok diyemeyiz.