Adli kontrolün uygulanacağı cezaların üst sınırı kalktığı için, bugün Ergenekon davasından tahliyeler bekleniyor. Herkes milletvekillerinin tahliye edileceğinden söz ediyor. Lütfen Tuncay Özkan unutulmasın. Onun tek farkı CHP tarafından aday seçilmemesi. (Yanlış anlaşılmasın... Söylediklerim sadece tutuklulukla ilgili; yoksa isnat edilen suçlar elbette aynı değil.)
Buna mukabil KCK davasının tutuklu sanığı BDP milletvekili Fahri Sarıyıldız tahliye olamadı. Diyarbakır 6'ıncı Ağır Ceza Mahkemesi, kuvvetli suç şüphesi ve kaçma ihtimali var dedi; adli kontrol, tutuklamadan beklenilen amaca ulaşılmasını sağlayamaz gerekçesiyle sanığın tahliye talebini geri çevirdi.
Öte yandan, 3'üncü yargı paketiyle gelen "özgürlük hakimleri" müessesesi, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'nu (HSYK) hazırlıksız yakaladı. Çünkü yasaya göre, koruma tedbirlerine ilişkin kararlarda, teknik takip, tutuklama ve tahliyelerde, davaların bakıldığı mahkemeler değil, sadece bu hususlarla ilgilenecek yargıçlar yetkili. Ama, 3'üncü yargı paketi uzun bir süre komisyonda bekletildikten sonra, bir gece ansızın geliverdi! HSYK, bu işlere bakacak hakimleri atayamadığı için, boşluk doğdu. HSYK Başkanvekili İbrahim Okur, hemen bir açıklama yaptı ve diğerleri atanıncaya kadar, davaları yürüten özel yetkili hakimlerin yetkili olduğuna dair Kurul'un kanaatini belirtti. HSYK, acele edip görüş beyan etmeseydi, bugün tahliyeleri boşuna bekleyecektik. Ergenekon davası hakimleri "yetki bizde değil" diyeceklerdi.
Bugün heyecanlı bir gün. Bir çok kişinin yüzü gülecek. Hasret sona erecek. Kimileri de taleplerinin ret edilmesinin üzüntüsünü yaşayacak.