Balyoz davası, son gelişmelerle birlikte Ergenekon'un önüne geçti. Bu yüzden üzerinde durup, bazı bilgileri hatırlatmak istiyorum.
Birinci Ordu Komutanı Çetin Doğan, Kara Kuvvetleri Komutanı Aytaç Yalman'ın onayı olmadan "iç tehdit" unsurunu jenerik senaryoya dahil etmişti. 3 Ocak 2003'te, Yalman buna karşı çıktı ve seminer çalışmasının Genelkurmay'dan gelen talimat çerçevesinde, "dış tehditle sınırlı" olarak uygulanmasını istedi. Doğan, Yalman'a itiraz etti, "Geri bölge emniyetini sağlamam gerekir" dedi. Onun bu yazısına Kara Kuvvetleri Komutanlığı'ndan ne onay, ne de ret geldi; Aytaç Yalman sessiz kaldı. Ve Çetin Doğan, jenerik senaryoyu, iç tehdit unsuruna ağırlık vererek gerçekleştirdi.
***
Meğer, hiçbir plan seminerinde
"iç tehdit" konusu işlenmezmiş. İşte Birinci Ordu Genel Sekreteri Albay
Baki Erdoğan'ın iç tehdit ve plan semineriyle ilgili ifadesi:
Soruldu: Plan seminerlerinde
"dış tehdit", "iç tehdit" kavramları kullanılır mı?
Cevap: Benim bildiğim kadarıyla iç tehdide ilişkin bir seminer yapılamaz.
Soruldu: Askeri senaryo planlarında, senaryo gereği, gerçek yer, zaman, şahıs isimleri belirtilir mi? Bu isimler açık olarak yazılır mı? Yoksa kodlamalar mı yapılır?
Cevap: Plan seminerlerinde gerçek isim, gerçek kurum, özel isim kullanılmaz; genelde renklerle düşman ifade edilir.
Soruldu: Askeri senaryo planlarında
"siyasi görüşlere ve siyasi açıklamalara" gerçek kişi/kurum isimlerine yer verilir mi?
Cevap: Siyasi görüşlere kesinlikle yer verilmez. (Ek klasör 91; sayfa 18)
***
Çeşitli tartışma programlarında emekli askerler, özenle gerçekleri vatandaştan sakladılar.
Plan seminerlerinin
iç tehdide yönelik olabileceğini ve orada özel isimlerden de söz edilebileceğini uzun uzun anlattılar. Birinci Ordu Genel Sekreteri Albay Baki Erdoğan'ın beyanlarıyla, bu açıklamaların gerçek dışı olduğu ortaya çıktı.