CHP, "özel hayat" vurgusu yaparak, konunun esasına girilmesini engellemeye çalışıyor. Ama, Hikmet Sami Türk, "Kral çıplak" deyiverdi: "Bu iki kişiyi o odada bir araya komplocular mı getirdi?"
Başta olaya fevkalâde mesafeli duran Tayyip Erdoğan da, artık meselenin esasına giriyor. Nitekim, Yunanistan'a giderken, havalimanında düzenlediği basın toplantısında şöyle konuştu: "Eşlerine ihanet edenleri, bu toplumda biz mağdur olarak göremeyiz. Hangi tarafta, hangi düşüncede olursa olsun, kim bunu yapıyorsa, bunu nasıl olur da mağduriyet olarak gösterebiliriz?"
Bir hüküm vermek istemiyorum. Türk toplumu, "erkeğin elinin kiridir" diye düşünebilir. Hatta, Baykal'ı "erkek adam" diye takdir bile eder. CHP Genel Başkanı, kaset skandalı ortaya çıkınca, gerçekle yüzleşmeyi tercih edip, "Doğrudur halktan özür diliyorum; eşimden de" diyebilirdi. Ama o, başka bir yöntem benimsedi; istifa etti. Anlaşılıyor ki, bu istifa ile toplumda olumlu bir puan kazandı. Artık, geri dönmek için vakit çok geç. "Ama dönecek" diyorlar. Dönerse, bir de bunun bedelini ödeyecektir.