Tutuklu kalsınlar... Patlasınlar çatlasınlar... Hastaneye giderek sıkıntılarını hafifletmesinler... Zaten onlar hasta değil öyle görünüyorlar; sahte rapor alıyorlar.
Neredeyse, "Canları çıksın" denilecek.
Ergenekon mahkûmlarından söz ediyorum. Adamların pek çoğu, belirli bir yaşın üzerinde. Elbette sağlık sorunları var. Tansiyon, kalp, şeker... en sıradanı. Hayat yokuşunu çıkarken, bin bir türlü arızaya uğramıştır dokuları, damarları; yorulmuştur, eskimiştir, su kaynatmaya başlamıştır motorları.
Yargılansınlar ama bazı medya mensuplarındaki "rövanşist" duyguların yabancısıyım. Sadece hukuki gerekçelerle savunmuyorum tahliyeyi: Kaçma, delil karartma durumu vs gibi...
İnsani gerekçelerim var. Bu kişilerin, başardıkları takdirde başımıza açacakları belâları bilsem de, yüreğim acıyor.
Ama sadece Ergenekon sanıkları değil söz konusu olan. Tutuklu yargılanan on binlerce sanık var. Alacakları miktardaki cezayı çoktan yatmışlar... Ya beraat ederlerse! Borçlu olduğu farz edilen kişiden, hüküm henüz kesinleşmeden peşinen tahsilat yapılıyor mu? Bir teminat gösterdiği takdirde, Yargıtay'ın kararı bekleniyor.
Ben sadece Ergenekoncuları değil, diğerlerini de düşünüyorum. Soruyorum: Neden hapishanede bu kadar çok tutuklu var? Madem demokratikleşme adımları atılıyor, diğer mahkûmları da rahatlatacak bir şeyler yapılamaz mı? Allah onları da kurtarsın; çoluk çocuklarına, ana babalarına kavuştursun.