Anayasa değişikliği içinde en çok tartışılacak maddelerden biri, Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) ile ilgili olanı. Zaten HSYK Başkanvekili Kadir Özbek, hemen "Hedefin HSYK olduğu anlaşıldı" diye bir açıklama yaptı. Hayret doğrusu! Acaba HSYK da mı değiştirilemeyecek maddeler arasında yer alıyor? Özbek, 12 Eylül Anayasası'yla, imtiyazlı ve dar kapsamlı bir yapıya sahip olan HSYK, hep böyle mi devam etsin istiyor? Anayasa paketindeki düzenlemede, mevcuttan daha demokratik bir Kurul öngörülüyor.
Bugün, üyelerin tümünü cumhurbaşkanı atıyor. 12 Eylül sürecinde, Kenan Evren, özellikle yargı organlarına atamalarda cumhurbaşkanının etkili olmasında ısrarlı davranmıştı.
Yürürlükteki hükümlere göre, Cumhurbaşkanı, sadece, Yargıtay ve Danıştay üyeleri arasından ve sadece Yargıtay'ın ve Danıştay'ın gösterdiği adaylar içinden seçimi yapıyor. Üstelik HSYK, Yargıtay'ın bütün üyelerini ve Danıştay üyelerinin 4'te 3'ünü de seçtiği için, mekanizma tamamen kapalı bir devre halinde çalışıyor.
Yeni getirilmek istenen sistemde ise, üye sayısı 21'e çıkarılıyor. (Dolayısıyla, Kurul'un içinde Müsteşar ve Adalet Bakanı kalsa dahi, üyeleri etkilemek ve yönlendirmek zorlaşıyor.) Ayrıca, hem seçiciler çeşitlendiriliyor, hem de taban genişletiliyor. Şöyle ki: Cumhurbaşkanının yanı sıra, TBMM ve mevcut hâkimlerle ve savcılar da, belirli sayıda üyeyi HSYK'ya seçebilecek. Ayrıca, Danıştay, Yargıtay ve Anayasa Mahkemesi'ne de bir kontenjan tanınacak. Bu Kurul'a, yalnız, Yargıtay ve Danıştay üyeleri seçilmeyecek. Bütün birinci sınıf hâkim ve savcılar HSYK'ya üye seçilebileceği gibi, hukuk mesleğinde temayüz etmiş avukat ya da bilim adamlarının da, Kurul'da yer alması mümkün olabilecek.