Bugün 28 Şubat'ın rövanşı mı alınıyor?" diye soranlar var... Ya da buna samimiyetle inananlar.
Nedir soru? 28 Şubat'ta, "ezilenler" şimdi "eziyor" mu?
"Rövanş alınıyor" diyenlere katılmıyorum.
1) Her şeyden önce, ezilenlerin pek çoğunun uğradığı haksızlıklar hâlâ giderilmedi. Hâlâ İmam Hatip mezunlarının önü katsayı ile kesiliyor; hâlâ başörtülü kızlar -kısmen göz yumulsa dahi- üniversitelerden dışlanıyor.
2) Ezilenlerden, (mağdurlardan) bir bölümü iktidar oldu ama onlar, 28 Şubat'ta şahit olduğumuz gibi, "silâhsız kuvvetleri" yedeğine alarak, bir psikolojik harekât yürütmüyor. Fadime Şahin, Müslüm Gündüz gibi aktörlerle kurulan düzmece senaryolar değil, savcı ve hâkimlerin ciddi bulduğu planlar, ya da yeraltından çıkan silâh ve cephane söz konusu.

***
Durumu şöyle özetleyebiliriz: Tıpkı 27 Mayıs gibi, 28 Şubat'ın d, takip eden seneleri etkileyen bir dalgası oldu. Sözgelimi Çetin Doğan, Batı Çalışma Grubu'nun başkanıydı. 28 Şubat'ta aktif rol aldı. Refahyol iktidarının ne kadar kolay yıkıldığına şahit olmuştu. Aynı yöntemle, gene başarıya ulaşacağını düşündü. 28 Şubat'tan gelen özgüvenle, pervasızdı da. Balyoz'un ulu orta hazırlanmasının sebebi budur. Sadece Doğan değil, diğer komutanlar da, iplerin kendi ellerinde olduğuna inanmışlardı.
Bugün en büyük hareketlilik Deniz Kuvvetleri bünyesinde görünüyor. Bu durum, 28 Şubat'ta, Deniz Kuvvetleri Komutanı Güven Erkaya'nın ektiği tohumların yeşermesidir diye düşünüyorum.
Ve Ergenekon: 1999'da yeniden yapılanma adımları atılırken, şu ilkeler benimsendi: 29 Ekim 1999 tarihli "Ergenekon-Analiz-Yeniden Yapılanma, Yönetim ve Geliştirme Projesi"nden: "Değerli TSK mensuplarıyla, her meslekten sivillerin organizasyonuyla ortaya çıkacak yeni bir yapılanma söz konusudur. Dünyada var olmuş tüm sistemler, ülke çıkarları ve mevcut rejimin ilkelerine aykırı ideolojilere sahip siyasetçileri engellemiştir. Bunun iki yolu vardır: 1) Suikast, 2) Dezenformasyon.
Ortak idealler doğrultusunda, ulusal ve uluslararası, legal ve illegal örgütlerle işbirliği kaçınılmazdır. Ergenekon, benzer bir örneği, kendi içinde JİTEM gerçeğiyle yaşayarak, yeterli deneyim elde etmiştir."
Aynı belgede, suikast ve sabotajların Kontrol Dairesi Başkanlığı tarafından yürütüleceği belirtiliyor. Operasyonları yapacak bu dairede, Türk Silâhlı Kuvvetleri bünyesindeki özel operasyon ünitelerinden eleman seçileceği, söz konusu ajanların merhametsiz davranacağı ve emri doğrudan Ergenekon komutanından alacağı ifade ediliyor.
***
Biraz soluklanın ve "28 Şubat bin yıl sürecek" diyen eski Genelkurmay Başkanı Hüseyin Kıvrıkoğlu'nu hatırlayın. 28 Şubat, vesayetin galip geldiği bir dönem olduğuna göre, Kıvrıkoğlu bu sözleriyle, vesayetin süreceği haberini veriyordu. Mekanizma Ergenekon'la kurulmuştu. Bugün bir rövanş sürecinden geçmiyoruz. Sadece, vesayeti sürdürmek isteyenlere karşı, onurlu ve cesur bir mücadele veriliyor.