Bilmem hatırlar mısınız? Geçenlerde, Süleyman Demirel'in bu konudaki bazı cümlelerinden söz etmiştim. Demirel, 1980'li yıllarda, bir mülâkatında, İç Hizmet Kanunu'nun 35. maddesine dayanarak, cumhuriyeti koruyup kolladığını söyleyen ve darbe yapan askerlere, İç Hizmet Kanunu'nun 43. maddesini hatırlatmıştı:
"Efendim, İç Hizmet Kanunu'nun 35. maddesine göre... İyi ama o kanunun bir de 43. maddesi var. 35. madde, 'cumhuriyeti korumak ve kollamak' derken, 43. madde, 'siyasetle uğraşmayın' diyor. Yani aynı kanunda, 35. maddenin öyle anlaşılamayacağı yazılı. Rejim nasıl korunacak? Bekçisi kim? Onun bekçisi, anayasanın başlangıcında yazılı: 'Türk vatandaşının uyanık vicdanına tevdi edilmiştir' O zaman rejimin bekçisi millettir." (Köprü- Risale-i Nur Enstitüsü- Ordu, Devlet ve Demokratikleşme)
Diyeceğim o ki, bu tartışma çok eski. Ama ilk defa, bir aydın grubu, 148. maddeyi işletmek üzere mahkemeye başvuruyor.