Demokrat Partisi (DP) kongresinde Mehmet Ali Bayar da, genel başkan adayı oldu. Bence DP açısından asıl fırsat, Bayar'dır. Delegelerin daima kendilerini iktidara taşıyacak kişiye oy verdiği bilinir. Bunun en belirgin örneği, Süleyman Demirel 1993'te Çankaya'ya çıkarken, DYP kongresinin, Demirel'in "İsmet ağabey" formülüne kulak tıkayarak, Tansu Çiller'i tercih etmesidir. Aslında, bu kadar köklü bir partinin, böylesine küçülmesinin müsebbibi, ne Tansu Çiller, ne de Mehmet Ağar. Demirel, kendisinden sonraki kadroları yetiştirmemiş, birdenbire genel başkanlığı bırakınca da, parti sahipsiz kalmıştır. Üstelik o tarihte, Demirel, Hüsamettin Cindoruk'un genel başkan olmasına da rıza göstermemişti. Bugün ise, Cindoruk'u desteklediği söyleniyor. Acaba vakit çok geç değil mi?
Mehmet Ali Bayar, Demokrat Parti döneminde, İstanbul valisi ve belediye başkanı olan Kemal Aygün'ün torunu, ayrıca Adalet Partisi bakanlarından Nuri Bayar'ın oğlu. Siyasi atmosfer içinde yetişmiş, bunun yanı sıra, çok iyi bir eğitim görerek, kendisini de yetiştirmiş.
O kadar uzaktayım ki, DP Kongresi'nde şansı var mı, yok mu bilemiyorum. Ama mevcut adaylar arasında, Mehmet Ali Bayar'ın, temiz mazisi, kişiliği, bilgisi ve ehliyetiyle, günün birinde hem Türkiye, hem de partisi açısından bir umut olma ihtimalini görüyorum.