İsrail'in 7 Ekim'den bu yana Gazze'de şiddetini giderek artırdığı vahşetin, soykırım boyutuna ulaştığını artık tüm dünya kamuoyu kabul ediyor. Dünya kamuoyu diyorum çünkü 70 yıldır devam eden Filistin davasında ilk kez devletlerden çok, halklar İsrail'i lanetliyor, mazlum Filistinlilere sahip çıkıyor. Bugün BM'nin bile söz geçiremediği egemen güçlerin devlet/hükümet temsilcileri bu soykırımda İsrail'in yanında duran açıklamalar yaparken, hemen her hafta sonu geniş kitlelerin katılımları ile başta Avrupa olmak üzere büyük kent meydanlarında Filistin ile dayanışma gösterileri yapılıyor. Meseleyle alakalı sadece protesto yürüyüşleri değil aynı zamanda dünya çapında eşi görülmemiş bir ekonomik boykot da söz konusu. Elden ele dolaşan bir boykot markaları listesine sosyal medyada siz de mutlaka denk gelmişsinizdir. Listeler muhtelif, birinde olan bir marka başka bir listede olmayabiliyor. Bu listeler nasıl ortaya çıkıyor, kriterler neler, hangi marka neden boykot ediliyor/edilmeli, bu konuda durum biraz karışık gibi. Markaların ortaklık yapısını az-çok bilen ve hatta bir kısmının hissedarlarını tanıyan bir ekonomi gazetecisi olarak benim bile aklım karışıyor bazen. Aklımı en çok karıştıran markalardan biri Coca Cola mesela. Neden özetle anlatayım: Türkiye'de Coca Cola üretimi ve satışı Anadolu Grubu'nun bünyesinde faaliyet yürüten Coca Cola İçecek şirketi tarafından gerçekleştiriliyor. 7 sektörde faaliyeti olan Anadolu Grubu'nun, 19 ülkede, 86 üretim tesisi ve 95 bin çalışanı bulunuyor. Satın alma görüşmeleri devam eden Bangladeş operasyonu ve Türkiye ile birlikte 12 ülkede 33 fabrikası bulunan Coca Cola İçecek'in yüzde 50.3'ü, yüzde 100 yerli sermayeli Anadolu Grubuna ait. Yüzde 28.9'u Türkiye'de halka açık. Geri kalanı da ABD merkezli The Coca Cola Company'ye ait. Ve işte protesto edilen de bu The Coca Cola Company. Tam da bu noktada bir bilgi daha vereyim; The Coca Cola Company de New York Borsası'nda işlem gören, yüzde 100'ü halka açık bir şirket. Yani Yahudi sermayesi muamelesi yapıp boykot edilen The Coca Cola Company'nin yüzbinlerce hissedarı var. Bir de Coca Cola'nın biri Gazze'de olmak üzere Filistin'de 5 fabrikası bulunduğunu ekledik mi; işler daha da karışacak gibi. Yetmedi bir de 'hedefli boykot' kavramı etrafında Filistinlilerin oluşturduğu ve pek çok ABD'li markanın bulunduğu bir boykot listesi olduğunu ve bu listede Coca Cola'nın yer almadığını söylesem, ne düşünürsünüz?
Sadede gelecek olursak; Coca Cola gibi dünyanın hemen her ülkesinde faaliyeti bulunan çok sayıda global marka var. Bunlara sistemik önemi bulunan markalar deniyor. Bu markaları sadece ABD gibi tek bir ülkeye mal etmek artık pek mümkün değil.
Amacım ne boykotu ve boykot edenleri sorgulamak ne de herhangi bir markayı savunmak. Sadece bu konuda oluşan bilgi kirliliğini azaltabilir miyim diye bakıyorum. O nedenle akıllardaki soruları geçenlerde bir araya geldiğimiz Anadolu Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Tuncay Özilhan'a sordum. "Boykot demokratik bir haktır" diyerek söze başladı Özilhan ve şöyle devam etti: "Biz yanlış bilgilere dayanarak bu gündemin parçası olduğumuz için üzgünüz. Coca-Cola İçecek bir Türk şirketidir, sermayesi Türklere aittir, yöneticileri Türk'tür. Soğutucu dolaptan kasasına ve diğer hammaddelere kadar tedarik malzemelerini Türkiye'den sağlamaktadır." Ne dersiniz Türkiye ve bölge ekonomisiyle bu kadar entegre Coca Cola'nın boykot edilmesi hedefe ne kadar hizmet ediyor? Sadece Türkiye'de 1 milyon kişilik bir ekosistemi besleyen Coca Cola'ya dümdüz bir ABD şirketi muamelesi yapmak artık ne kadar mümkün. Zaten bu nedenle olsa gerek Özilhan da son söz olarak bundan sonraki dönem için bu tarz bir boykotun önüne geçmek üzere iletişimde daha proaktif olacaklarını, kendilerini bundan sonra daha iyi anlatacaklarını ve bu yönde bir iletişimi sürekli yapacaklarını söylemeyi ihmal etmedi. Mesela bundan sonra Coca Cola görsellerinin önünde Anadolu Grubu'nun simgesi A harfini görebiliriz.