Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhuriyet tarihinin en büyük sosyal konut projesini açıkladığı sıralarda, Türk Çimento Başkanı Fatih Yücelik ile beraber, Foça'da sakız ağacı dikimindeydik. Ekonomik değeri oldukça yüksek sakız ağaçlarına geleceğim ama önce Türk Çimento'nun İzmir'deki Anadolu Buluşmaları toplantısından birkaç gözlemimi aktarayım. 'İlk Evim, İlk İşyerim' kampanyasının, ev sahibi olmak isteyen vatandaşlar kadar inşaat sektörüne tedarik sağlayan birçok sektör gibi çimentocuları da heyecanlandırdığını gördüm. Ancak çimentocular son dönemde konut fiyatlarındaki artışta, inşaat maliyetlerini yükselten bir unsur olarak çimentocuların sorumlu tutulmasından oldukça dertliler. Hatta bugünlerde çimentonun sudan ucuz hale geldiğini söylüyorlar. Ayrıca sürdürülebilirlik yol haritası, AB Yeşil Mutabakatı'na uyum en öncelikli gündemleri arasında. Sektörün çevreye olan olumsuz etkilerini giderme konusunda oldukça kararlılar. Bu konuda da sürekli dayak yemekten yakınıyorlar.
Sözlerine İlk Evim, İlk İşyerim kampanyasına ilişkin görüşlerini paylaşarak başlayan Yücelik'in de üzerinde durduğu noktalar tüm bu gözlemleri doğrular nitelikte. "İnşaat sektörüne, bu alana tedarik sağlayan birçok sektör gibi çimentoya da büyük bir hareketlilik getireceği muhakkak. Ancak meselenin sosyal boyutu bana göre daha anlamlı. Belirli bir gelir seviyesindeki vatandaşlarımızın ev ve işyeri sahibi olmasına fırsat vermesi açısından çok çok daha önemli bir proje. Bu nedenle çok olumlu buluyoruz" değerlendirmesini yapan Yücelik, daha sonra ekonomik kalkınmada stratejik bir sektör olarak görülen çimentoya ilişkin bazı yanlış bilinenlere değindi:
Türkiye olarak kişi başı çimento tüketimi hala Avrupa'nın gerisinde. Avrupa'da kişi başı tüketim bin 200 kilogram seviyesinde iken Türkiye'de bu rakam 800 kilogramın altında. Dolayısıyla daha alınacak çok mesafe var. Türkiye'nin daha 40-50 yıl çimentoda büyümesi lazım.
Dünyada her yıl 4.5 milyar ton çimento üretilip, tüketiliyor. Türkiye petrol fakiri olabilir ama çimentoda süper gücüz. Bunu daha fazla değerlendirebiliriz. Dünyanın en büyük ikinci çimento ihracatçısı olarak dünyada liderliğe oymaya hazır bir sektörüz.
Ticari hayatımızda daha önce görmediğimiz böylesine bir enerji krizine rağmen, Türkiye piyasasına neredeyse dünyanın en ucuz çimentosunu sunuyoruz. Bugün 1 litre su, binlerce derecede işlenen ve sayısız işlemden geçerek üretilen 1 kilo çimentodan daha pahalı. Bunu kamuoyuna anlatmak istiyoruz.
Önümüzdeki 10 yılda dünya ekonomisinin bir numaralı gündem maddesi, iklim krizi ve karbon piyasası olacak. Biz de geçen yıl Düşük Karbonlu Çimento Üretimi Yol Haritası hazırladık. Bu yol haritamızın kilometre taşları arasında; sürdürülebilirlik dönüşüm programının oluşturulması, alternatif yakıt kullanımının artırılması, düşük klinker faktörlü ve alternatif hammaddeli çimento üretilmesi, yeni teknolojilerin uygulanması gibi çeşitli yöntemler var. Bütün bunları sektörümüzde uygulamaya bu konuda dünyaya da öncülük etmeye kararlıyız.
Başkan Yücelik ile sürdürülebilirlik konusunda daha da derinleşen sohbetimiz Türk Çimento'nun Ege Orman Vakfı ile birlikte Foça kırsalında diktiği 250 sakız ağacı fidanın başında çevreye dost olmanın kazanımları ile son buldu.