Son on yılda savunma sanayimizde kat ettiğimiz yol, ülkemizdeki gelişmeler içinde Batılı ülkeleri en çok rahatsız eden ilk üç meseleden birisidir.
Bu rahatsızlığın sebebi sadece millî savunma sanayiinde %70'e varan yerlileşme oranı ile artık kendilerine muhtaç olmayışımızdan değildir. Aynı zamanda Türk savunma sanayiinin atağa geçmesi ile birlikte yüz milyarlarca dolarlık savunma sektöründe uluslararası bir rakip olarak yükselişimizdir.
Polonya'nın Türkiye'den SİHA alan ilk NATO ülkesi olmasından tutun da Rusya'ya karşı ayakta durmaya çalışan Ukrayna'nın Türkiye ile ortak 30 askerî savunma projesi yürütmesine,
Hindistan'a yakın duran ABD'nin askeri desteğini azaltması üzerine Türkiye ile silah ve askeri malzeme ticaretini üç katına çıkaran Pakistan'a,
Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nden sonra en büyük askeri üssümüzün bulunduğu, askerlerinden diplomatlarına Türkçe öğrenme yarışına giren Somali'ye, Körfez ablukasına karşı Türkiye'nin desteği ile ayakta kalan Katar'daki askeri üssümüze ve askeri işbirliklerimize,
Libya'da Fransa'dan Birleşik Arap Emirlikleri'ne, ABD'den Mısır'a pek çok müttefiki olan Hafter'i kendi savunma sanayii ürünlerimizle dize getirmemize,
Karabağ'da Rus S-300'lerini tek tek patlatan SİHA'larımız, cepheleri dağıtan tanklarımız sayesinde zafere giden yolu kısaltan Mehmetçiğimizin başarısına bakarsanız bu rahatsızlığın "haksız" olmadığını görürsünüz.
ASELSAN, bu millî başarı hikayesinin başat aktörlerinden birisi. Küresel bir Türk şirketi olan ASELSAN, 12 farklı ülkede aktif faaliyet gösteriyor ve 73 ülkeye ihracat yapıyor.
Yine "ASELSAN, Katar'a satıldı" iftirası ile sahneye çıkan Cumhuriyet ve CHP de Katar'da kurulan şirketin bu 12 ülkeden biri olduğunu biliyor. Emin konuşuyorum zira Katar'daki şirket 2018 yılında kurulduğunda Cumhuriyet, "ASELSAN'dan Katar'da yeni şirket" başlığı ile haberin doğrusunu -hayret!- yapmış zaten.
ASELSAN'ın %74.2'si, TUSAŞ'ın %54.5'i, ROKETSAN %74.2'si ve HAVELSAN'ın %98.5'i Türk Silahlı Kuvvetlerini Güçlendirme Vakfı'na aittir. ASELSAN'ın kalan hisseleri halka açıktır ve Borsa İstanbul'da işlem görmektedir.
Milletin gözbebeği kurumlarına atılan çamurun hesabı sorulmadıkça maalesef bu tür "haberlerle" çok daha sık karşılaşacağız. Hesap sorması gereken yetkililer üstüne alınmadığı için de mecbur biz gücümüz yettiğince doğrusunu anlatmayı sürdüreceğiz.