İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, İstanbul dışındaki gezilerine devam ediyor. Diyarbakır'a giden İmamoğlu, PKK bağlantısı sebebiyle görevden alınan HDP'li Ahmet Türk ve Selçuk Mızraklı ile buluştu. Kendilerine "Kıymetli Başkanlarım" diye hitap eden İmamoğlu, "Size 16 milyon İstanbullunun selamını getirdim" diye de ekledi.
Diyarbekir'i başının üzerinde tutan ama terör destekçilerine selam göndermeyen milyonlarca İstanbulludan biri olarak hatırlatmak zorundayım. 2015 yılında hendek terörü baş gösterdiğinde, o illerde bulunan HDP'li belediyelerin hepsi teröristlere destek verdi. Sadece bir örnek vereyim:
Ahmet Türk'ün başkan olduğu Mardin'de Cevizli Jandarma Karakolu'na tonlarca bomba taşıyan bir kamyonla saldırılmıştı. O saldırıda iki asker şehit oldu, 16'sı sivil 40 kişi yaralandı. Peki, tonlarca bombayı taşıyan teröristlerin kaçtığı araç nereye aitti? Mardin Büyükşehir Belediyesi Sağlık İşleri Dairesi Başkanlığı'na...
Haberde dikkatimi çeken bir de fotoğraf oldu. HDP'li Türk ve Mızraklı'ya "Burada olmamızın tek sebebi size güç olmak ama daha ötesinde siz-biz fark etmiyor, aynı yerde görüyoruz kendimizi" diyen İmamoğlu, bir de Atatürk portresi hediye etmişti. İlginçtir, HDP'li Türk ziyaretin esas odağı olmasına rağmen Atatürk portresini almak üzere ayağa kalkmamıştı. Zira kendilerinin Atatürk hakkındaki görüşleri aşağı yukarı biliniyordu. Bilmeyen varsa, hendek terörü zamanı PKK'nın kolu YDG-H'nın yaktığı Atatürk büstlerini hatırlayabilirler.
Portreyi İmamoğlu'ndan alan Kayapınar Belediye Başkanı HDP'li Kezban Yılmaz'ın ise PKK/YPG'li teröristlere övgü dolu tweetleri mevcut. Birinde YPG'li bir teröristi kahraman ilan etmiş, diğerinde "Yüreğimize nakşettiğin o cesur gülüşün hep bizimle yaşayacak. Güle güle güzel çocuk" demiş.
Hendek terörü sırasında yüzlerce polisimiz ve askerimizin yanı sıra masum siviller öldürüldü. Anaokullarından camilere tüm sivil alanlar bombalandı. Ambülanslara bile ateş açıldı.
Ayrıca hatırlamayanlar için hatırlatmış olalım, Atatürk heykelleri YDG-H'lı teröristlerce ateşe verildi. Hatta bunu sosyal medya hesaplarından gururla duyurdular. Şimdi aradan üç yıl geçmemişken, İstanbul'un İstanbul'da durmayan başkanı gitti, yüzlerce şehidi o portrenin arkasına saklamaya kalktı. Ne dersiniz, saklayabildi mi?..