Mart 2013'te, Suriye Türkmenleri Meclisi, Türkiye'nin himayesinde kuruldu. Kendisi de Suriye kökenli bir Türkmen olan ve Suriye Türkmenleri Platformu Onursal Başkanlığı'nı yürüten MHP'li Mehmet Şandır, bu toplantıda şunları söylemişti:
"Türk milletini temsil eden Sayın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Suriye Türkmen Meclisi hakkındaki sözleri, Suriye Türkmenlerinin tarihinde çok önemli bir adımdır. Bunun kıymetini bilelim. Bu bizim için bir milat. Hayırlı uğurlu olsun, kutlu olsun değerli arkadaşlarım." "
MHP'li Şandır'dan Erdoğan'a Suriye Teşekkürü" başlığıyla yayınlanan haberin yer aldığı gazete ise, şimdilerde MİT TIR'larının Suriye Türkmenlerine silah taşımasını 'vatana ihanet' gibi göstermeye çalışan Cumhuriyet'e 'paralel' yayınlar yapan Zaman Gazetesi... (Hatırlatma için Recep Yeter'e teşekkürler)
Ki bu teşekkürü eden sadece MHP'li Şandır değil elbette. Eski Suriye Türkmen Meclisi Başkanı Samir Hafız da, dün yaptığı açıklamada, "Türkiye'nin yardımları olmasaydı otuz bin olan şehit sayımız şimdi belki bir milyona ulaşmıştı" dedi.
Bunların hiçbirini görmeyen MHP lideri, geçtiğimiz günlerde, devletin verdiği silahı, işini yapan başka bir devlet memuruna doğrultarak, MİT çalışanlarını darp ederek TIR'ları durduran jandarma ve savcıya sahip çıktı. Demek Amerika'nın, İngiltere'nin, Fransa'nın, Almanya'nın böyle maharetli savcıları, atak jandarmaları yok da bir bizdekiler, durup dururken, ne hikmetse 17-25 Aralık darbesinin sürdüğü günlerde harekete geçip devletin gizli operasyonunu deşifre ediyorlar? Gerçekten ibretlik...
Türk milliyetçisi olduğu iddiasındaki partinin lideri Bahçeli, bir de "MİT TIR'ları AKP'nin elinde patladı" buyurmuş. Sayın Bahçeli, MİT TIR'ları değil ama onların bu kadar mesele edilmesi maalesef Suriye Türkmenlerinin 'elinde patladı.'
Dün, DEAŞ'ın Halep ve çevresini işgalinin ilerlediği, Türkmenlerin hızla Türkiye sınırına doğru kaçtığı, Azaz kasabası da düştüğü takdirde büyük bir Türkmen göçünün yaşanacağı haberi ajanslara düştü. Yani Türkmenlerin can ve mal kaybının yanı sıra, göç etmeleri durumunda bölgedeki kısıtlı demografik varlıkları da erimeye devam etmiş olacak.
Bahçeli, mitinginde, Bayburtlu vatandaşlara da şöyle seslenmiş: "Bayburtlu bunun hesabını sormalıdır. Bayburtlu, teröristlere silah temin eden, İsrail ve küresel cinayet mekanizmasının yararına olacak gizli kapaklı projelerin kapanına kısılan AKP'ye yaptıklarının bedelini ödetmelidir.
Buna var mısınız? AKP'ye dersini verecek misiniz?"
Birisi Bahçeli'ye MİT TIR'larına atılan iftiraya sayfalarını ilk açanın İsrail gazeteleri olduğunu söylemeli. Daha da önemlisi, Bahçeli'ye, Bayırbucak Türkmenlerinden gelen şu okkalı mesajı iletmeli:
"Bahçeli ve kurt işareti yapan ülkücüler dağa gelsinler, yüzümüze bakarak terörist desinler bize. Bahçeli, İran'a mı yaranmak istiyor? Bize burada terörist diyen İran, bize terörist diyen Beşşar, bize terörist diyen İsrail! Bahçeli hangisinin ağzıyla konuşuyor, hangi ülkenin milliyetçisi o?" (Erem Şentürk, Diriliş Postası, 01.06.2015)
Vesselam...