Kendilerine iman ve ibadeti ihmal etmeyin dediğinizde insanların çoğu 'Benim kalbim temizdir, sen esas buna bak' derler. İçim temiz! Kalbim temiz! Niyetim temiz! Eğer bu sözler doğruysa mesele yok.
Yüce Allah büyük günahtan kaçınanları överken şu ikazı yapar. Ayete bakalım; "Ufak tefek kusurları dışında, büyük günahlardan ve edepsizlikten kaçınanlara gelince, bil ki Rabbin, affı bol olandır. O sizi daha topraktan yarattığı zaman ve siz annelerinizin karınlarında bulunduğunuz sırada dahi sizi en iyi bilendir. Bunun için kendinizi temize çıkarmayın. Çünkü o, kötülükten sakınanı daha iyi bilir." (Necm, 32)
Kendinizi övmeyin, temize çıkarmayın ayeti hayati bir noktaya odaklıyor bizi. Allah sizi sizden iyi tanıyor, sizi yoğuran o! Şimdi kalkmış bütün eksiğinize, hata, kusur ve aymazlığınıza rağmen 'benim içim temiz' diyorsunuz. Halbuki ben, sizin ne olduğunuzu en iyi bilenim.
O zaman doğrusu ne? Doğrusu şu: İman edileceklere inanmak lazım. Günahlardan kaçınmak lazım. Allah'ın aldatılmayacağını bilmek lazım. Şeytanın bizi aldatabileceğini unutmamak lazım. İşte bütün bunlardan sonra 'kalbim temiz' diyorsak ne mutlu.