Çeşitli steril ortamlarda aklınızca tonlarca siyasi analiz yapabilirsiniz. Parti genel merkezlerinde, gazete köşelerinde, entel sohbetlerinde ekonomiden dış politikaya büyük büyük laflar ederek kendinizce sonuçlar çıkarabilirsiniz.
"Erdoğan, 21 yıl sonra nasıl kazandı? CHP neden kazanamıyor?" Bu ve benzeri soruları hayatın gerçeğinden kopuk ne kadar yanıtlamaya çalışırsanız çalışın boş iş yapmış olursunuz. Basit ezberlerin neden her seferinde boşa düştüğüne şaşıp kalırsınız.
Seçmenin günlük yaşamında hükümetle, siyasetle ve devletle nasıl bir ilişki kurduğunu anlamadan yapılacak yorumlar gerçeği kavramaktan uzaktır. Mesela, şehir hastanelerinin pandemi döneminde nasıl büyük bir nimet olduğunu hep beraber gördük; ama ne kadar yakından kavradık? Kişisel tecrübeyle şahit olduğunuzda ülkede sağlık hizmetlerinin nereden nereye geldiğini görüyor ve gurur duyuyorsunuz. Eskiyle kaçınılmaz mukayeseler yapıyor ve günümüzdeki şartlara şükrediyorsunuz. Hele başınızda bir sağlık sorunu olduğunda ve çare ararken devlet size hizmet sunduğunda derinden etkileniyorsunuz.
Böylesi bir tecrübe yaşadıktan sonra tüm seçim kampanyaları, tüm propaganda faaliyetleri sizin için anlamsız hâle gelir. Çünkü siz hizmeti nereden aldığınızı çok iyi bilir ve bu hizmeti sağlayanlara müteşekkir hâle gelirsiniz. Artık gerisi boş demagojiden ibarettir.
Geçtiğimiz günlerde benzer bir tecrübe yaşadım. Dayım ciddi bir rahatsızlık geçirdi ve Eskişehir Şehir Hastanesi'ne kaldırdık. Kapısından girer girmez, muazzam büyüklükte bir hastanenin otel lüksünde sunduğu hizmete şahit olduk. Acilden beyin cerrahisine, nörolojiden yoğun bakım ünitesine tek kişilik odalarda kusursuz ve insan onuruna yakışan bir hizmet aldık. Gencecik doktorumuz Furkan Bey'in sadece bizi değil tüm hasta yakınlarını tane tane bilgilendirdiğini, ısrarlı sorulara sabırla cevap verdiğini gördük. Başhekim Yaşar Bildirici'nin bizzat tüm bu süreçleri yönettiğine ve bu devasa kompleksin tüm bölümleriyle ayrı ayrı ilgilendiğine şahit olduk.
Şaşkınlık, gurur ve minnetle hastane yönetimini ziyaret ettim ve kendilerinden bazı bilgiler rica ettim. Sağolsun Yaşar Hoca her türlü sorumu yanıtladı ve bu başarılı işleyişin ardındaki motivasyon, liyakat ve emekleri anlattı. En ilginci de şehrin CHP'li yöneticileri bile hizmet alıyor ve memnuniyetlerini dile getiriyormuş. Ben çok ayrıntı öğrendim; ama özet olarak sizlere birkaç rakam vereyim de verilen hizmetin büyüklüğünü ve değerini anlamayan kalmasın.
Hastane 333 bin metrekare kapalı alan, 1200 yatak, 2300 otopark kapasitesine sahip dev bir kompleks. 37 ameliyat salonunda 15 ayrı branşta ameliyatlar yapılabiliyor.
Sıkı durun. Günlük ortalama 10 bin hasta kabul ediliyor. Beş yılda toplam 10 milyon hastaya hizmet verilmiş. Eskişehir'in nüfusu bir milyon yoktur. Bu da demek ki, herkes ortalama en az on kez hizmet almış bu hastaneden. Daha fazla söze gerek var mı? Vatandaşın bu tecrübesinin bir anlamı olmaz mı? Olur tabii ki. Muhalefet ne derse desin; millet göreceğini görüyor. Sözünü de söylüyor. En muhtaç olduğu anlarda böylesi hizmet alan insanlar neyin ne olduğunu boş konuşan uzmanlardan çok daha iyi biliyor.