Normalde arabuluculuk faaliyetlerine şüpheyle yaklaşırım. Çünkü nadiren somut bir zemine dayanır ve arabulucuya pek de sanıldığı kadar faydası olmaz. Daha çok bir prestij meselesi olarak görüldüğünden somut karşılığını görmek genel olarak zordur.
Ama Türkiye'nin Rusya ile Ukrayna arasındaki arabuluculuğu tam tersine hem sağlam bir zemin üzerine inşa ediliyor hem de Türkiye için somut faydaları var.
Başarılı olsa da olmasa da genel olarak bu arabuluculuk Türkiye'nin diplomatik ilişkilerini düzenlemek için büyük bir şans. Türkiye bu yolla kendisine yönelik baskıları aşabilir. Hem bu zamana kadarki karamsar hava dağılabilir hem de önümüzdeki dönemde Türkiye'nin çok taraflı ilişkileri sürdürülebilir hale gelir.
En somut faydası da Türkiye'nin son ana kadar yaptırımlara katılmasını engelleyebilir. Türkiye yaptırımlara katılmak için baskı altına alınacak olursa tarafsız arabuluculuğun gerekliliğini ileri sürerek bu baskılara cevap verebilir. Dahası Türkiye, bu arabuluculuk sayesinde Karadeniz coğrafyasında yapılacak birçok anlaşmayı şekillendirme şansına da kavuşacak gibi.
Türkiye'ye işlevsel bir arabulucu olma şansı veren oldukça sağlam bir zemin var. Sadece her tarafla konuşabilme şansından bahsetmiyorum. O kısmı çok önemli değil. Birçok devlet bu işi yapabilir. Ama Türkiye'yi güçlü ve önemli kılan, tarafların Türkiye'ye bakışıyla alakalı.
Mesela, Rusya için Türkiye son 10 yıldır sert mücadele ettiği ve zaman zaman uzlaşmak zorunda kaldığı güçlü ve güvenilir bir aktör. Ama örneğin Fransa böyle bir konuma sahip değil. Fransa ne kendi başına bir ağırlığa sahip ne de ABD adına konuşabilir.
Fransa ve Almanya gibi ülkeler kendi bağımsız tutumlarını geliştiremedikleri gibi ABD'yi de ikna edebilecek konumda değiller. O nedenle bağımsız ve etkin aktör olamazlar.
Ukrayna için de durum farklı değil. Artık biliyorlar ki, NATO ve AB'ye güvenerek ilerlemek mümkün değil. Ama Türkiye, Rusya ile Suriye cephesinden Libya cephesine kadar birçok alanda kendini kanıtlamış, güçlü bir ortak görüntüsünde.
Amerika bile böylesi şartlar altında konuyu bölgeselleştirebilme becerisini gördüğü Türkiye'nin tutumunu izlemek durumunda.
İşte böylesi bir zemin üzerine inşa edilebilecek bir arabuluculuk, Türkiye için büyük bir şans ve somut sonuçlar üretmeye aday.
Bu köşe yazısını aşağıdaki linke tıklayarak sesli bir şekilde dinleyebilirsiniz