Hepimiz Ukrayna krizinin nasıl sonuçlanacağını merak ediyoruz. Bu nedenle de tarafların ne istediğini kavramaya çalışıyoruz. Aslında bu hiç de kolay değil. Putin ne istiyor veya Batı ne yapmaya çalışıyor sorularına ezberden cevap vermeyecekseniz önümüzde oldukça karmaşık bir durum söz konusu.
Mesela, Putin Ukrayna'yı işgal mi etmek istiyor? Yoksa sadece Doğu bölgelerini işgal edip Karadeniz çıkışını mı garanti altına almak istiyor? Belki de işgal değil, sadece Ukrayna'da baskıyla kukla bir rejim inşa etmek istiyor olabilir. Belki de bu krizi NATO içindeki çatlakları büyütmek için uzattıkça uzatıyor olabilir. Bunların hepsi mantıklı seçenekler.
Öte taraftan NATO, Ukrayna'yı sonuna kadar savunacakmış gibi konuşmasına rağmen ABD ve İngiltere, elçilik çalışanlarını bile tasfiye ederek neredeyse Putin'e gel gel yapıyor. NATO, Ukrayna'yı korumak mı yoksa kurban mı etmek istiyor? Bunlar da tartışmaya açık.
Çok sevdiğim bir söz vardır. Devlet başkanlarının ne istediğini düşünmeyi bırakın. Bunu ne bilebilirsiniz ne de bilseniz işinize yarar. Çünkü devlet başkanları istediklerini nadiren yapabilir. Çoğunlukla yapabileceklerini yaparlar. Bu nedenle bana sorarsanız, tarafların ne istediği sorusuna çok da kafayı takmamak lazım. Tarafların neler yapabileceğine bakmak lazım. Ve bu konuda Rusya çok avantajlı duruyor.
Putin belki de Ukrayna'yı bütünüyle işgal etmek istiyor olabilir. Ama bunun maliyetini hesaplayınca Doğu bölgelerine odaklanmak zorunda kalabilir. Daha önceki davranış kalıplarına baktığınızda bu ihtimal daha yüksek bir ihtimal gibi duruyor.
Fakat Putin'in, hazır NATO'yu bu kadar kötü şartlarda yakalamışken tüm Ukrayna'yı kontrol altına alması da mümkün görünebilir. Belki de bu yüzden kukla bir rejim tercih edebilir. Fakat bu da kusursuz işleyecek bir plan olmaz. Zira Karabağ'da bu yöntemi izlerken Paşinyan'ı deviremedi. Hem Azerbaycan hem de Ermenistan üzerindeki kontrolü zayıfladı.
Öte taraftan baskıyı uzun vadeye yayıp NATO içindeki çatlağı derinleştirme ihtimali de güç kazanıyor. Belki de Putin, Ukrayna'yı hiç işgal etmeden NATO'yu zayıflatmak peşine bile düşebilir. Ama sınıra bu kadar asker yığmışken bunca uzun süre ve somut sonuç almadan beklemesi, beklentileri bu kadar yükseltmişken kendisini içeride zor durumda bırakabilir.
Ama durum her ne olursa olsun Rusya'nın çok fazla seçeneği var. NATO böylesine zayıf bir görüntü sergilediği müddetçe Putin en çılgın alternatifi bile deneyebilir. Çünkü karşı taraf alternatifleri tüketti. İrade zayıflığını gösterdi.
İşte bu yüzden her şeye hazırlıklı olmak lazım. Putin, yarın Ukrayna'yı topyekûn işgale bile başlayabilir. Uzun vadeli maliyetleri bile göz ardı edebileceği kadar cesaretlendi. Ne düşündüğünün bir önemi pek kalmadı. Süreç Putin'i hepsini almak yönünde ayartıyor.