Amerika'dan sonra Rusya'yla da bir mutabakat sağlandı. Türkiye'nin Suriye'de yıllarca uğradığı haksızlıkları yavaş yavaş ama devrimci adımlarla aştığını görüyoruz. Üç yıl öncesine oranla geldiğimiz nokta müthiş.
Keşke bunca kriz hiç yaşanmasaydı. Keşke sınırımızda böylesi bir terör yapısı hiç oluşmasaydı. Keşke milyonlarca insan yerinden yurdundan olmasaydı. Keşke biz askeri operasyonlar yapmak zorunda kalmasaydık. Ancak bizi bunlara hep mecbur ettiler.
Müttefikimiz olan Amerika ve diğer Batılı ülkeler Suriye'nin iç savaşa sürüklenmesinin bir numaralı sorumlusudur. PKK'yı da sınırımıza onlar getirdi.
Halbuki Türkiye başından beri müttefikleriyle ortak adım atmaya gayret etmişti. Ama onlar bunu bir zayıflık işareti olarak gördüler. Sürekli düşman olarak nitelendirdikleri Rusya'nın Suriye'ye müdahil olmasına bırakın tek ses etmeyi, müdahaleyi kolaylaştırıcı adımlar dahi attılar.
Madem öyle işte böyle. Siz Rusya'yı Türkiye'ye karşı kullanmak isterseniz Türkiye de aynısını size yapar. Son yıllarda Türkiye Rusya ile birçok konu başlığı müzakere zemininde çözmeyi başardı.
Böylece Amerika'yı da anlaşmaya zorladı.
Şimdi Rusya ile yapılan mutabakat Türkiye'nin Suriye'deki kritik siyasi beklentilerini karşılıyor. Sınırımızdan terör örgütü temizlendi. Artık bu örgüt sadece Türkiye'nin sorunu olmayacak. Çekildiği güney bölgelerinde kiminle iş tutacağı veya kime karşı kullanılacağı önem arz ediyor. Eğer Amerikalılar, ki kuvvetle muhtemel, PYD'yi tutmaya devam ederse, Rusya ve Suriye rejimi ile sorun yaşamasını bekleyebiliriz.
Yok eğer Amerika bütünüyle terk edecek olursa bu kez rejimle yakınlaşması gündeme gelebilir.
Ancak rejimin bunlara ne kadar zemin sağlayacağı da tartışmalı. O zaman PYD'nin bölüneceğini tahmin etmek mümkün.
Ama şimdilik bunlara odaklanmak için erken. Genel bir bakış açısıyla önemli olan şu: PYD Türkiye'nin sınırından ve aslında en fazla tutunma şansı olan bölgeden atılmış oldu.
Türkiye bunu hem Amerika'ya hem de Rusya'ya kabul ettirdi.
Başından beri söylediğimiz gibi, Suriye iç savaşında nihai zaferlerden bahsetmek yerine kritik dönemeçlerden bahsedilebilir. En kritik kısmını geçtik.
Türkiye için hayati olan kısmını hallettik.
Gerisi zaman içinde adım adım takip edilir.
Değişen dengelere göre yeni konumlar alınır.
Suriye iç savaşında bir gün çözüm olacaksa Türkiye'nin istemediği bir çözüm dayatılamayacak. Yok eğer çatışmalar veya statüko uzun süre bu haliyle devam edecekse de Türkiye'nin eli kolu artık daha rahat olacak. Avrupalı ülkelerle de Rusya ile de ABD ile işimize geldiği gibi masaya oturabiliriz. Bu zamana kadar ikna etmek zorunda olan bizdik.
Şimdi onlar bizi ikna etsin. Suriye masasını ters çevirdik. Aleyhimize inşa edilmiş kurguyu bozduk. Ülkenin geleceği adına önemli bir kazanım elde ettik.
Daha da önemlisi muhataplarımız da Türkiye'nin tüm bu kurgulara ve baskılara boyun eğmeyeceğini ve kendi güvenliğini kendi sağlayabileceğini gördü.