Su, hem insan bedeni, hem de ekolojik dengenin devamı için hayati öneme sahip en önemli şeydir desek abartmış olmayız. Eminim birçoğunuz, insan bedeninin dörtte üçünün sudan oluştuğunu söyleyen birilerini duymuşsunuzdur. İnsan bedeni, yaşamsal fonksiyonlarını yerine getirebilmek için gün boyu su kaybına (dehidrasyon) uğrar. İnsan bedeni, tüm fonksiyonlarını yerine getirebilmek için günde 2-6 litre suya ihtiyaç duyar.
YEDİKLERİMİZİN SUYU DA SAYILMIŞ
Amerika'da bulunan The National Board of Research, alınan her bir kalori için bir mililitre su tüketilmesi gerektiğini tavsiye ediyor. Bu durumda, 2 bin kalorilik diyetle beslenen biri için günlük su ihtiyacının 2 litre olduğu söylenebilir. National Research Council of the U.S. tarafından yayınlanan son kılavuz, günlük su ihtiyacı için daha net rakamlar kullanmayı tercih etmiş. Yayınlanan rehber kılavuza göre; erkekler günde 3.7, kadınlar (hamile ve emzirme döneminde olmamak koşuluyla) günde 2.7 litre su tüketmeliler. Yediğimiz besinlerden aldığımız su miktarı da, bu hesaplamalar yapılırken dikkate alınmış.
ABD Enstitüsü (IOM); yaptığı araştırmalarda erkeklerin yüzde 43'ünün, kadınların ise yüzde 41'inin günlük su tüketimlerini karşılamadığını ortaya çıkarmıştır. Aynı araştırma, su tüketiminde yaş faktörüne de dikkat çekti ve özellikle 50 yaş ve üzeri kişilerin su tüketimi konusuna gerekli önemi vermediğini belirtti. Araştırmalara göre yaşın ilerlemesi, günlük su tüketimi alışkanlığında gerilemeyi beraberinde getiriyor. H2O yani su tüketimi vücudunuzun yağlanma, sindirim, bağışıklık ve sıcaklık düzenine kadar pek çok fonksiyona katkı sağlıyor. Ayrıca yeteri kadar (günde en az 2 litre) su tüketimi unutkanlığa iyi geliyor, psikolojiyi olumlu yönde etkiliyor ve uyku düzenini sağlıyor.
İDRARIN RENGİ ÖNEMLİ
Vücudumuzun yüzde 70'i sudan oluşuyor. Suyun sağlık üzerindeki olumlu etkilerinden bahsettik. İşte yeteri kadar su içmemizi gerektiren sebepler:
Gözyaşı sudan oluşuyor. Gözlerin nemli kalmasını ve duygulu, stresli anlarda vücudun gözyaşı üretmesini sağlayan en önemli etmen sudur.
İdrar yolları hakkında bilgi verir. Evet idrarınızın bulanık olmasındaki bir etken de su tüketiminizdir. Ne kadar fazla su tüketirseniz, böbrekleriniz o kadar iyi çalışır ve vücuttaki toksinleri atabilmenizi sağlar.
Burun akıntısı ve mukus sadece çocuklara özgü değildir. Hepimiz günde yaklaşık 1 litre su üretiriz. Suyun bir kısmı sümüksü bir yapıya sahiptir. Bu yapının içinde protein ve antikorlar bulunur. Mukus, organların zararlı bakterilerden korunmasını sağlar.
TÜKÜRÜK BEZLERİ İÇİN SU ŞARTTIR
Suya ihtiyaç duyduğumuz diğer bir alan tükürük bezleridir. Enzimleri parçalama, mikroplarla savaşma ve dişleri koruma gibi işlevleri olan tükürüğün yüzde 99'u sudan oluşmaktadır. Tükürük bezlerinin işlevlerini yerine getirebilmesi için, düzenli su tüketimi şarttır.
Kanın sıvı kısmı olan plazmanın da yüzde 92'si sudur. Vücudun besin maddelerinin dağıtımını, metabolik atıkların böbreklere taşınmasını ve tansiyonu sağlıklı seviyelerde tutulmasını sağlayan kanın işlevlerini yerine getirebilmek için erkekler günde en az 16, kadınlar ise 11 bardak su tüketmelidir.
Terleyerek potasyum ve sodyum gibi elektrolitleri kaybederiz. Özellikle egzersiz sonrası vücut ısısının artması, kalori yakımı, toksin atımı gibi faktörler terlemeyi artırır. Vücudun kaybettiği suyu yerine koymak için meyve suları yerine maden suyu ve su tüketilmelidir.
KALORİ YAKMAYA YARDIMCI OLUYOR
Eğer kabızlık şikayetiniz varsa, yetersiz miktarda su tüketiyorsunuz demektir. Dehidrasyon sonucu su ihtiyacını karşılamak için başvurulan kaynaklarından biri de dışkıdır. Dışkıdan emilen su, onu katı bir hale getirir ve bağırsaklardaki hareketini kısıtlar. Böylece kabızlık problemi ortaya çıkar. Su, aynı zamanda sindirime de yardımcı bir kaynaktır. Yediğiniz gıdaları gerektiği gibi sindirmek, onlardan maksimum fayda sağlamanız için son derece önemlidir. İnsan bedeni kusursuz bir işleyişe sahiptir. Kişi su içtiğinde, sistem ilk olarak suya en çok ihtiyacı olan yeri tespit eder ve içilen suyu direkt oraya gönderir. Yeterli miktarda su içmek, kendinizi daha da dinç ve zinde hissetmenize yardımcı olur.
Diyet yapıyorsanız yine su tüketimine özen göstermeniz gerekir. Diyet sırasında günde en az sekiz bardak su tüketimi, kalori yakmanıza yardımcı olacaktır.
BASİT GÖREVLERİ BİLE ETKİLER
Su tüketmenizi gerektiren bir başka sebep ise enerjidir. Gün içerisinde yaşanan erken bitkinlik, yorgunluk, uyku hali; enerji düşüklüğünden kaynaklanır. Su tüketimi sizi zinde tutar ve adrenalin hormonlarınızın işlevlerini yerine getirmesini sağlar.
Su tüketimi; susuzluk anında başka içeceklere yönelmenizi önler. 2015 yılında BMC Halk Sağlığı Çalışma Örgütü'nün bin 100 yetişkin üzerinde yaptığı araştırmalara göre, düzenli su tüketiminin kahve ve kola gibi kafeinli içeceklere duyulan isteği azalttığını ortaya çıkarmıştır.
Susuzluğa tepki veren Vasopressin hormonu, dikkat ve uyanıklıkla bağlantılıdır. Doğu Londra Üniversitesi'nde yapılan araştırmalara göre; bir şeyleri kabul etmek, çabucak tepki verebilmek gibi basit görevlerin gerçekleştirilebilmesi için su tüketimi gerekir.
RAMAZAN AYINA DİKKAT!
Hafif beslenerek geçirdiğiniz iftarla sahur arasına iki ara öğün ekleyerek rahatsız olmadan oruç tutmak mümkün. Böylece normal günlerde alıştığınız dört öğün beslenme düzenini de yakalamış olursunuz. Bu durum, yavaşlayan metabolizmayı biraz daha hızlandırmanıza yardımcı olacaktır.
18 saat gibi uzun süreli bir açlık sonrası kan şekeri düşeceğinden, iftar saatinde karbonhidrat ağırlıklı besinlere yönelim ve tüketilen miktarlar normalden fazla olacaktır. Ramazan ayında besin tüketiminin azalmasına bağlı olarak karşılaşılan kabızlık sorununu önlemek adına sahurda ve iftarla sahur arasında yapacağınız ara öğünlerde kuru meyve ya da meyve tercih edebilirsiniz. Su da bu süreçte önemli besin öğelerinden bir tanesidir. Liften zengin beslenmek, bağırsak sisteminin düzenli çalışması için son derece önemlidir. Bu sebeple sahur ve iftar öğünlerine liften zengin gıdaları eklemelisiniz.