Özellikle bizim kültürümüzde baharatlar, yemeklerde kullanılan en önemli lezzet artırıcıdır. Oysa, baharatların lezzet vermek dışında da faydaları var; soğuk algınlığından kansere, ağrılardan iltihap tedavisine kadar sayısız derde deva niteliğinde kullanılırlar. Son yıllarda, ilaç ve kimyasal desteklerdense doğal yollarla iyileşmenin önemini fark eden bilim insanları, baharatlar gibi doğal şifa kaynaklarının faydalarını araştırmaya başladı. Elde edilen sonuçlara bakıldığında; özellikle bazı baharatlar, en kuvvetli sandığımız ilaç ve yöntemlerden bile daha etkili olabiliyor. Baharatları meyvelerle kıyaslayan bir araştırmadan elde edilen sonuçlar oldukça ilginç. Bilim insanlarına göre sadece yarım çay kaşığı tarçın, sahip olduğu antioksidan miktarı açısından yarım bardak yaban mersinine denk. Ülkemizde kolaylıkla bulabildiğimiz kuru kekik de incelenmiş. Elde edilen sonuca göre; sadece yarım çay kaşığı kuru kekik, sahip olduğu antioksidan açısından üç bardak çiğ ıspanağa denk. Baharatlar birçok şekilde temin edilebilir; taze, bütün, kurutulmuş veya öğütülmüş olarak. Unutmadan, öğütülmemiş baharatların raf ömrü daha uzundur. Baharatların her ne kadar tat verici etkileri uzun süreler devam etse de, sağlık açısından fayda sağlayabilmeleri için belirli saklama şartlarına da uyulması gerekir. Siz siz olun, mutfağınızda eskiyen baharatları atın; onların da bir ömrü var. Baharatlar öğütüldüğünde hava ile yanarak bileşikler açığa çıkarırlar. Açığa çıkan bu bileşikler baharatlara tat veren en önemli unsurdur. Taze öğütülmüş baharatın daha yoğun lezzete sahip olmasının da sebebi budur. Yapılan araştırmalar, evde bizzat öğüttünüz baharatın çok daha sağlıklı olduğunu gösteriyor. Araştırmalardan elde edilen sonuçlara göre, hazır öğütülmüş baharatlarda; böcek parçası, hayvan kılı ve yüzde 7 oranında 'salmonella' bakterisi tespit edilmiş. Kuvvetli bir tat sunmaları sebebiyle genellikle az miktarlarda kullanılsalar da baharatların da kalorisi var. Baharat kullanımının bir diğer faydası da tuz kullanımını azaltmasıdır.
ZERDEÇAL
Zerdeçal, tüm baharatların hükümdarıdır desek yanlış olmaz. Zerdeçal; antienflamatuar, antiviral, antibakteriyal, antikanser ve antifubgal özelliklere sahip bir baharattır. Bedeniniz için kurşun geçirmez bir zırh olarak adlandırabileceğimiz bu baharatı, her gün mutlaka tüketmeye çalışın. Zerdeçala sarı rengini veren curcumin adlı madde, antioksidan özelliği taşır ve iltihaplı hastalıkların tedavisinde etkilidir. Kanser tedavisi üzerine yapılan araştırmalar; zerdeçalın, daha doğrusu curcuminin kanserli hücrelerin büyümesini yavaşlattığını gösterdi. Zerdeçalın antienflomatuar etkisi; şişme ve ağrı ile kendini gösteren hastalıkların tedavisinde faydalı olmasına sebep oluyor. Alzheimer hastaları üzerinde yapılan bir araştırmaya göre; zerdeçal, Alzheimer'a neden olan plakları bloklayarak hastalığın seyrinde önemli fayda sağlıyor.
ACI BİBER
Bibere acı tadı veren capsaicin adlı bir madde vardır ve bu madde ne kadar çoksa, biber o kadar acı bir tada sahip olur. Bu mucizevi madde hakkında yapılan araştırmalar, capsaicinin metabolizmayı hızlandırmanın yanında dolaşım ve sindirim sistemleri üzerinde son derece faydalı olduğunu gösterdi. Bundan uzun yıllar önce Çin ve Hindistan tıbbı (doğal tedavi yöntemleri) acı biberin faydalarını keşfetmiş ve tedavilerinde sıklıkla kullanmış. Kültürümüze Arnavut biberi olarak yerleşen (minik ve oldukça acı biber) cayanne biberi hakkında yapılan araştırmalar, serbest radikallerle mücadele ederek hücre bozulmalarına karışı etkili olduğunu gösterdi. Bu faydaları sebebiyle kanser hastalıkları üzerindeki etkileri araştırılmaya devam ediyor. Henüz net sonuçlara ulaşılamadı ancak acı biber, kanser savaşçısı olma yolunda umut veriyor.
ZENCEFİL
Zencefil de tıpkı diğer baharatlar gibi Ayurveda ve geleneksel Çin tıbbında iltihaplı hastalıklar, kas ağrıları, zararlı bağırsak bakterileri, sindirim sistemi ve halsizlik için kullanılan 'ilaçlardan' biri idi. Yapılan araştırmalar, bizden uzun yıllar önce yaşamış olan bu insanların yanılmadıklarını gösterdi. Yapılan araştırmalardan birinde zencefilin; antienflamatuar etkisi sebebiyle, kireçlenme tedavisinde tıpkı ilaçlar gibi etkili olduğu gösterildi. Zencefilin diğer mucizevi faydaları arasında; boğaz ağrıları ve soğuk algınlığını tedavi etmek de var. Hatta ağrılı eklemler üzerine kompres yoluyla uygulandığında eklem ağrısında ciddi azalmaya sebep olduğu da yapılan bir çalışma neticesinde gösterildi. Zencefil özellikle taze zencefil; kolay bozulan ve küflenen bir gıdadır. Bu sebeple taze almalı ve hızlı şekilde tüketmelisiniz. Eğer zencefili yemeklerinize eklemek istiyorsanız, ocaktan almadan hemen önce eklemelisiniz çünkü zencefil, yağ ile uzun süre pişirildiğinde acı bir tat bırakır.
TARÇIN
Tarçının faydalarını soracak olsam eminim birçoğunuz, kan şekerini düzenlemeye yardımcı olduğunu ve diyabetliler tarafından kullanıldığını söyler. Doğru, tarçının en bilinen faydası budur. Ancak özellikle son yıllarda yapılan araştırmalar, tarçının farklı faydalarını da gün yüzüne çıkarmayı başardı. Tarçın, antienflamatuar ve antioksidan etkisiyle de sağlık gündemindeki yerini aldı. Yapılan araştırmalar, kalp ve kronik hastalık riskini azaltmada yardımcı olduğunu gösterdi. Ayrıca hücre bozulmasına ve anormal büyümesine karşı da etkili olduğu artık biliniyor. Bu da kanserle savaşta yeni bir umut kaynağımız olduğu anlamına geliyor.
FESLEĞEN
Fesleğen, hücrelerinizi; yaşlanmaya, hatta onları öldürmeye sebep olan serbest radikal adındaki maddelere karşı korur. Fesleğenin; kalp hastalığı, kanser, kemik erimesi ve Alzheimer hastalığına sebep olan bu maddelere karşı hücrelerinizi koruduğu bilimsel olarak gösterilmiştir.
KEKİK
Kekik, baharat dünyasının yegane mikrop öldürücüsüdür. Bakteriyel enfeksiyonlar, basit bir boğaz enfeksiyonundan zatürreye kadar uzanabilir. Araştırmalar, kekiğin antibiyotiğe dirençli olan bakterileri öldürdüğünü göstermiştir. İçinde kekik özü bulunan gargara ve damlalar, boğaz ağrılarını ve enfeksiyonlarını giderebilir. Soğuk algınlığı döneminde öksürüğünüz varsa denemenizde yarar var.