Türkiye'nin en iyi haber sitesi
SAİT GÜRSOY

Öğrenen organizasyon kavramı

"Geleceğin eğitimi", "Geleceğin okulu"...
Bu kavramlar üzerine tartışmalar sürekli gelişiyor, değişiyor ve yeniden şekilleniyor. Okulların çocukları ve gençleri hem bugüne hem de geleceğe hazırlayabilmeleri için öğrenme ve öğretme ortamının sürekli değişen koşullara uyum sağlayabilecek esnekliğe ve çevikliğe sahip olması gerekiyor. Bu yazımda, İzmir Birey Eğitim Kurumları Kurucusu matematik öğretmeni Emre Orhan ile "Öğrenen organizasyon" kavramını ele alacağız.
Öğrenen organizasyon kavramı, 1980'lerden itibaren kullanılmaya başlanmış ve bu kavramın eğitime yansıması olan yaklaşım öğrencilerin öğrenmelerini iyileştirme ve okulların gelişimine yönelik reform çalışmaları kapsamında, öğretmenlerin ve okul yöneticilerinin sürekli öğrenmelerini ve bilgi paylaşımlarını odağa almış. Avrupa Komisyonu'nun 2020'de yayımladığı raporda okulların değişen dünyanın taleplerine karşılık verebilmesi ve öğrencileri geleceğe hazırlayabilmeleri için bütünü görmeye dayalı açık birer sistem olması gerektiği belirtilmiş. Öğrenen organizasyon şu 5 disiplin üzerine kurulmuş:
Sistem düşüncesi: Daha büyük resmi görme, basit neden-sonuç zincirlerinin aksine bir sistemin karşılıklı ilişkilerine bakma yeteneğidir.
Kişisel ustalık: Kişisel ufkumuza sürekli olarak açıklık kazandırmak, onu derinleştirmek, enerjimizi odaklamak, sabrı geliştirmek ve gerçeği nesnel olarak görmektir.
Zihinsel modeller: Dünyayı anlamamızı ve eylemlerimizi etkileyen, zihnimizde iyice yer etmiş, kökleşmiş varsayımlar, genellemeler hatta resimler ve imgelerdir.
Paylaşılan vizyon: Geleceğe yönelik paylaşılan resimleri ortaya çıkarma becerisini kapsar.
Takım halinde öğrenme: Takım sürecinin geliştirilmesinden ziyade grubun öğrenme faaliyetlerini ön plana çıkarmak hedeflenmektedir.

OKULUN ÖĞRENME KÜLTÜRÜ
Kurum içinde bilginin üretimi ve yönetilmesi için sistem düzeyinde sürekli olarak öğrenmek gerekir. Bunun için de kurum içerisinde sürekli öğrenme fırsatları yaratılmalı. Öğrenen organizasyon olarak okul kavramına bakmak gerekirse, yetki, emir ya da yönetmelikle değil öğrenme yönelimli olarak yeniden yaratılan ve sürdürülebilir bir şekilde yenilenen bir sistem olarak ifade edilebilir. Bununla birlikte sistemdeki herkesin isteklerini ifade etmeye, farkındalıklarını artırmaya ve yeteneklerini birlikte geliştirmeye dâhil edilmesi atlanmaması gereken önemli başlıklardandır. Özet olarak, okulun öğrenme kültürü, okul performansı için itici bir güç olur. Liderler, kurumlarının öğrenen organizasyona dönüşüm sürecinde önemli bir rol oynar. Dünyadaki sosyal, ekonomik ve teknolojik değişimlerin hızlanmasıyla okulların önemini yitireceği düşüncesi yanlış bir düşünce. Okullara duyulan ihtiyaç devam edecek. Ancak, okulların birer öğrenen organizasyona dönüşmesi gerekiyor.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA