Bilgi ve iletişim çağında dünyamız hızla değişiyor ve gelişiyor. Toplumsal, ekonomik, siyasi ve teknolojik gelişmeler, yine kitle iletişim araçlarının gelişmesi, küreselleşme ve çok kültürlülük, ihtiyaç duyulan birey niteliklerine ilişkin beklentilerin değişmesi gerektiğini gösteriyor. Geleceğin dünyasındaki bireylerden beklenen yeterlilikleri Girne Koleji CEO'su Dilek CAMBAZOĞLU ile değerlendirdik.
Dilek Hoca sözlerine şöyle başlıyor: Öğrencilerin dünyadaki olayları yorumlamaları, özgün fikirler ve ürünler üretmeleri, kitle iletişim araçlarını tanımaları ve farkındalık oluşturmaları, bununla birlikte farklı dil ve kültürler ile bir arada yaşayabilmeyi öğrenmeleri gerekir.
Beceri kelimesi bizde ne ifade ediyor? Beceri, problemleri çözebilmeyi, iş ve görevleri gerçekleştirebilmeyi, yeterli bilgi ve niteliği belirli bağlamlarda kullanarak karmaşık bazı görevlerin üstesinden gelebilmeyi ifade ediyor. Bu bağlamada birçok kurum ve kuruluş araştırmalar yapmış. Dünya Ekonomik Forumu (WEF) tarafından gelecekte bireylerin sahip olmaları gereken becerilere bakarsak şunları görebiliriz: "Karmaşık problem çözme becerileri", "Analitik ve eleştirel düşünme becerileri", "Yenilikçilik", "Yönetim becerileri", "Müzakere becerileri", "Bilişsel esneklik becerileri" vb...
Gelecekte bir alana ilişkin bilgiye ya da beceriye sahip olmak da tek başına yeterli olmayacak. Disiplinlerarası bilgi ve beceriye sahip olmak gerekecek. Bunun yanında süreç yönetimi de önemli bir yer alacak. Bilgi ve becerinin bir arada kullanılması bazı tutum ve değerler tarafından yönlendirilecek. Örneğin; motivasyon, güven, çeşitlilik, erdemli olma gibi.
OKUL İKLİMİ ÖNEMLİ
Peki, öğrencilerden beklenen yeterliliklerin kazandırılmasında okul ikliminin rolü nedir ve okullarımızda nitelikli eğitim nasıl olmalı? Eğitimcilerin görevleri bugünü ve yarını değiştirebilecek, üretebilen bireyler yetiştirmek. Bu nedenle okul iklimi günün koşullarına uygun ve geleceğe hazırlayan bir eğitimin gerçekleşeceği nitelikte olmalı. Yeni nesil bir öğrenme kültürü oluşturulmalı. Çalışmalar sınıf, okul ve sistem düzeyinde neler yapılabileceğine ilişkin olmalı.
Doğru cevabı bulmak yerine farklı cevaplar verebilecek bireyler yetiştirmek gerekiyor. Bunun için; eğitime nasıl baktığımız, ne öğrettiğimizden çok daha önemli. Globalleşme artık oyunun kurallarını değiştirdi. Küreselleşen bir dünyada bilgiye ulaşmanın çok yeni yöntemleri var ve coğrafi sınırlar ortadan kalktı. Yeni teknolojiler artık her yerde günlük hayatımızın vazgeçilmez bir parçası olarak karşımıza çıkıyor.
Son 10 yılda teknoloji o kadar değişti ki eğitim için de birçok fırsat sunuyor. Kişiselleştirilmiş öğrenme yöntemleri artık hızla yayılıyor. Bilgiye zamandan ve mekândan bağımsız ulaşabiliyoruz. Artık gençler, öğrenciler öğrenirken dünyaya farklı bir gözle bakıyorlar. Yeni teknolojilerden faydalanmak istiyorlar.