Etrafımızı saran ve tüm dünyayı etkisine alan bu salgında, sağlık çalışanlarımız toplumun fiziksel sağlığını korumak için ne kadar büyük çaba gösteriyorsa, öğretmenlerimiz de toplumun geleceği olan çocuklarımızın ruhsal sağlığını korumak adına en az o kadar özverili çalışıyorlar. Okuluna gidemeyen, sokağa çıkıp arkadaşlarıyla oynayamayan, büyüklerine sarılamayan, birçok olumsuz duyguya maruz kalan yeni neslin yaşadığı olumsuz duyguları tamir etmek gibi kutsal bir görev salgında öğretmenlerimize düştü.
Yeni nesil öğrenci, yeni nesil öğretmen kavramlarını BÜMED MEÇ Okulları Genel Müdürü Fatih Meral ile sorguladık. Çünkü, bugün artık yüz yüze dersin yanına çevrim içi ve hibrit ders modelleri eklendi. Her bir ortama pek çok öğretmen ve öğrenci çok hızlı bir şekilde adapte oldu.
Öğrenci ve veliler, her bir platforma eskisine nispeten daha fazla hazırlık yapmak zorunda kalan öğretmenlerine daha fazla saygı duyuyor. Öte yandan yeni nesil öğretmenlerimiz de ekran başında öğrenmeye çalışan pırıl pırıl öğrencilerine karşı daha anlayışlı.
MERAK EDEN ÇOCUK
Yeni nesil diye adlandırdığımız öğrenciler, artık bilgiyi öğrenmek için öğretmene ihtiyaç duymuyor. Merak ettiklerini, kafalarına takılanları büyüklerine, öğretmenlerine soran bir neslin yerini artık her aklına geleni dijital ortamdan öğrenmeye çalışan bir nesil aldı. Gerçek hayatta sosyalleşmek, konuşup fikir alışverişi yapmak yerine tüm bu ihtiyaçlarını sanal ortamda karşılamaya çalışan çocuklar mutsuz. Dijital dünyadan bilgi edinme ya da sosyalleşme, çocukları ruhsal olarak tatmin etmiyor. Yeni nesil öğrencilerin de aslında en büyük ihtiyacı, kendilerine rehberlik edecek öğretmenleri.
Bu doğrultuda yeni nesil öğretmenlerin misyonlarının da değiştiğini düşünüyorum. Bilgiye çok çabuk ulaşan ve bir şekilde öğrenmesini kısmen de olsa gerçekleştiren bir nesil var karşımızda artık. Öğretmenlerin belki de yeni misyonu, bilgi aktarmadan ziyade öğrenmeyi gerçekleştiren bireylere rehberlik etmek olmalı.
Meral'in ekibi konuşma, oynama, merak etme gibi tüm duygularını ve sosyal ihtiyaçlarını dijital ortamlarla sağlamaya çalışan bu nesle SARES (sorgula, araştır, eleştir, savun) eğitim yaklaşımıyla ulaşmaya çalışıyor. Öğrencilerin insani ve sosyal yönden gelişmelerini sağlamaya çalışıyorlar. Öğretmenleri de bu doğrultuda yetiştirmeye gayret ediyorlar. Bence, merak eden çocuklar yetiştirmek için, öncelikle öğretmenlerini merak etmeye teşvik eden bu tür okulların devlet ve özel kurumlarda çoğalmasında yarar var.