Üniversiteye girişte yeni bir sistem getirildi. Uzun süredir uzmanlar, üniversite adaylarına bu sistemi anlatmaya çalışıyor. Bu sırada, YÖK de ciddi bir devlet kurumu olarak, kendisine gelen eleştirileri değerlendirip, gerekli değişiklikleri yapıyor. Ben, bu yeni sınav sistemini doğru buluyorum. Ancak, katılmadığım bir nokta var. O da ortaöğretim başarı puanının (OÖP) katkısı.
OBP'nin etkisi 1982'den beri uygulanıyor. İlk önce öğrencinin kişisel başarısı göz önünde tutuluyordu. Bu uygulama fen ve Anadolu liselerini boşaltıyordu. 1999'da okulun kitlesel başarısı devreye sokuldu. Bu defa fen ve Anadolu liseleri mutlu olurken, diğer liseler mutsuz oldu. Anlayacağınız gibi, bu başarı puanı iki ucu pis değnek gibi. Şu anki uygulama bence, nitelikli okullara ceza oluyor. Liseye girişte öğrenciler bu okulları, üniversiteye girişte kitlesel başarısı yüksek diye seçiyorlardı. Bu durumda, fen ve üst Anadolu liselerinin son sınıfları yavaş yavaş boşalır. Çünkü öğrenciler diploma notunu artırmak için fen veya üst Anadolu lisesinden daha yüksek not alabileceği liseye geçecek. Puanını artırmak için her yola başvuracak.
Sistemde, lise diploma notu doğrudan dikkate alınıyor. 100 üzerinden alınan diploma notu, 5 ile çarpılarak ortaöğretim başarı puanına dönüştürülüyor. Böylece, 50 olan en düşük diploma notu için OBP 250, en yüksek 100 olan diploma notu için de OBP 500 oluyor. Daha sonra 250-500 aralığındaki bu puanlar, 0.12 katsayısı ile çarpılıyor. Böylece elde edilecek en düşük OBP'nin etkisi 30 puan; en yüksek OBP'nin ise 60 puan oluyor.
OBP'de adalet şart
Bu puan sisteminin uygulanmasına devam edilirse, özellikle yüksek not alınması çok zor olan üst Anadolu, fen, sosyal bilimler liseleri ile yabancı ve bazı Türk özel okullar da sorun oluşturur. Hatta bu okulların son sınıflarında boşalmalar yaşayacağız. Öğrencinin başarısı okulun başarısı ile ilişkilendirilmeli. Okulun başarısı yüksekse sınavlarda ortalamanın altındaki öğrenciler yukarı çekilir. Orta başarıdaki okullarda ise, çocukların kaybı ya da kazancı olmaz. Sorun, bence ağırlıklandırılmanın kaldırılması.
Yeni sistemle birlikte, okullarda not pazarlıkları başlar. Öğretmenlerle, öğrenci ve veli karşı karşıya gelir. Yeni sisteme iyi niyetle baktığımız da doğru. Ne yazık ki, okullarımızın eğitim kalitesi ve not standardı eşit değil. Diploma notunun çıplak haliyle 5 ile çarpılıp, sonra 0.12 ile çarpılması kararını da mutlaka gözden geçirmeli. Ortaöğretim başarı puanı, gençlerin hakkını yiyen adaletsiz bir değerlendirme. Bu konuda, sorumlu kurumlar düzeltmeye gitmeli. Bence, en azından, ortaöğretim başarı puanının katkısı düşürülmeli ya da liseye girişte olduğu gibi toptan kaldırılmalı.