Bulunduğumuz dijital çağı genelde teknolojik gelişmeler yönlendiriyor.
Teknolojik gelişmelere bağlı olarak her disiplin veya alan kendi geleceğini şekillendirir ve yönetir. Değerli dostum, MEF Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Muhammed Şahin ile "Vakıf üniversitelerinin geleceğini" genişçe ele aldık.
Örneğin McKinsey Global Institute'ün araştırmasına göre, dünyayı dönüştürecek en önemli 12 teknolojik öngörü şu şekilde sıralanıyor: Mobil internet, bilgiye dayalı işlerin otomasyonu, tüm elektronik eşyaların birbiriyle iletişimi, verilerin depolanabildiği ve analiz edilebildiği bulut teknolojisi, gelişmiş robotlar, sensörlerle donatılmış sürücüsüz araçlar, genetik şifrelerin çözümü ile uğraşan yeni nesil genom bilimi, doğadan elde edilen enerjilerin uzun süreli depolanması çalışmaları, üç boyutlu yazıcılar, gelişmiş malzeme teknolojileri, petrol-doğalgaz keşif ve yeniden kazanım yöntemleri ve yenilenebilir enerji çalışmaları.
Çağımıza özgü yükseköğretimdeki öngörüler de şu şekilde sıralanabilir:
Yükseköğretimin kitleselleşmesi, çeşitlilik, yönetimde kadın-erkek eşitliği, globalleşme, endüstri-üniversite işbirliği, devlet üniversitelerine devlet yardımının azaltılması, bütçenin paylaşımı, özelleştirme, yönetimin yeniden yapılandırılması, eğitim teknolojilerinin gelişimi ve yeni eğitim öğretim modelleri, ders materyallerinde dijitalleşme, on-line ücretsiz ders kaynakları.
Özel ve yabancı üniversiteler
Bugün 80 milyonluk Türkiye'nin patent başvuru sayısı yıllık 6 bin 500. 8 milyonluk İsrail'in ise 13 bin 500, İran'ın da 13 bin 750. Türk üniversitelerinin ülke ekonomisine katkıları ve mevcut yapılarıyla fazla gidilemeyeceği de ortada. Vakıf üniversitelerinin yanında özel üniversitelerin kurulmasına, yabancı üniversitelerin Türkiye'de ve Türk üniversitelerinin de yabancı ülkelerde ve ülkemizin değişik bölgelerinde ek kampus veya birim açmasına izin verilmesi gerekiyor. Rekabet başarıyı artıracaktır. Bununla birlikte üniversitelere giriş koşullarından çok çıkış parametrelerinde kontrol, denetleme ve sınıflandırma sistemi getirilmelidir.
Vakıf üniversitelerine istemesi halinde, özel üniversite statüsü verilmeli. Özellerle ayırırken, vakıf üniversitesine ABD'deki gibi tam vergi muafiyeti getirilmeli, kurucu vakıflara "kamu yararına vakıf" statüsü verilmeli. Ayrıca özellikle vakıf ve özel üniversiteler ABD'deki gibi yasal güvenceye kavuşmalıdır.
Geleceklerini üniversitelerin belirleyeceğini algılayan ülkelerde milli gelir 40 bin doların altında değildir. Kısacası, dünya üniversiteler sıralamasında genelde ilk 100'e en çok üniversite sokan ülkeler dünyanın en gelişmiş ülkeleridir.