Sağlıklı bir biçimde yaşamsal fonksiyonlarımızı sağlamak hiç şüphesiz ki düzenli, sağlıklı bir uyku rutininden geçer. Hal böyle olunca, sabahları "5 dakika daha uyuyabilsem" diyenlerle, kurduğu alarmdan önce uyananlar arasındaki fark, sadece kağıt üzerinde değil, zihinsel ve duygusal aslında…
Gezegenlerin Kova döngüsü önce dünyayı durdurdu sonra da daha hızlı döndürmeye başladı. Bu da zamanı nasıl kullandığımızın ayarlarıyla oynadı.

SİNİR KATSAYILARI DEĞİŞİYOR MU?
Mental olarak büyük etkisi olan uykunun, kişinin sinir sistemini ve gelişimini doğrudan etkilemesi, duygusal yoğunluğun da farklı bir düzeyde seyir etmesini sağlıyor. Dolayısıyla uyanması gerekenden daha erken uyanmak zorunda kalan ya da şiddetli bir biçimde uyandırılan bir birey düşünün. Bu kişiden sakin kalması ve kontrollü davranışlar sergilenmesi beklenemez. Sebebi basit, uykunun duygusal yoğunluk üzerindeki zincirleme etkisi…

İNSAN DA PROGRAMLANIR
Tıpkı bir bilgisayar gibi insanlar kendilerini programlayabilir. Özellikle de kendilerine ayırdıkları boş zamanlarda. Uyku sürecinde ise durum biraz farklılaşıyor. Kişinin bireysel şartlanmaları devreye giriyor. Örneğin; yarın şu saatte uyanacağım, toplamda uyuyacağım saat aralığı şu kadar diyen bir kişi, farkında olmadan biyolojik saatini programlar. Bir sonraki günden aldığı verim, programlamasını ne kadar doğru yaptığı ile doğrudan bağlantılıdır. 21 gün boyunca yapılan düzenli davranışlar vardır, bilirsiniz ki Ay döngüsü de 21 gün sürer. Birçok uzmanın da tavsiye ettiği bu 21 gün kuralı Ay döngüsünden gelir.

ENDİŞELERİN SEBEBİNİ UZAKTA ARAMAYIN
Birey daima sağlıklı bir uyku için zaman kollar. Bunun sağlanamadığı zamanlar da yok değil. Kimimiz işi yüzünden, kimimiz çocuklarıyla ilgilenmekten, kimimiz de yaşadığı kişisel sorunlardan mütevellit hemen uykuya dalamıyor. Bu durumda ise, uzaklaşmak istediğimiz bütün duygular inceden inceye zihnimizde yer ediyor. Endişenin, kaygının hatta anksiyetenin tohumları atılıyor.

ZİHİN DURMAK BİLMİYOR
Bizler uyku halindeyken bile beyinleri çalışan canlılarız. 21. yüzyılın üzerimizde bıraktığı en büyük yüklerden biri bu yüzden uykusuzluk değil midir? Aklımıza takılan konular olur uyumayız, bilgisayar başındayızdır uyumayız, telefonumuzdan gündemi takip ediyoruzdur uyumayız, işte bunun gibi örnekler 'gerçek uyku'nun ne olduğunu bütün çıplaklığıyla gözler önüne seriyor.