Gençlerimize ne oluyor böyle? İzlediğimiz haberlerde her geçen gün bu soruyu daha da fazla sorar olduk. Son günlerde arka arkaya o kadar çok acı olay yaşandı ki, toplum olarak 'Nereye gidiyor bu gençlik?' endişesi taşıyoruz . 19 yaşında suç makinası haline gelen bir genç, polisimizi şehit etti. Bir başka gencimiz iki tane kızımı vahşice öldürdü. Evvelsi günde de Tekirdağ'da 17 yaşındaki bir gencimizin annesini öldürüp, bütün aileyi bıçakladığı haberini üzülerek okudum. Bu haberi görünce aklıma sanatçı Umut Akyürek'in acı dolu çığlığı geldi. "Can güvenliğim yok" diye haykırmıştı Akyürek. Uyuşturucu kullandığından dolayı kendini kaybeden evladı için yardım istedi.
Bir anne evladının kendine zarar verebileceğinden korkuyor ve yardım istiyor. Bundan acı daha ne olabilir ki? Uyuşturucu illetti, gençlerimizin beyinlerini, ruhlarını yavaş yavaş yok ediyor. Yok ederken de onları birer suç makinası haline getiriyor. En yakındakilerden başlayıp polisimize kadar uzanan bir şiddet sarmalı bu. Bizim umudumuz, ülkemizin geleceği gençlerimize emanet diyoruz. Hangi gençliğe emanet edeceğiz peki! Burada suçu sadece annebabaya atarak da kurtulamayız bu sorumluluktan. Yeni neslin geleceğini karartan bu sorun siyasete malzeme edilemeyecek kadar da ciddi bir meseledir. Gençlerimiz arasında yaygınlaşan şiddet sarmalını çözmek için toplumun tüm kesimlerinin ele ele vererek mücadele etmesi gerekiyor. Yoksa olan gençlerimize olacak, yani geleceğimize...
BU FENOMENLER NE AHLAK TANIYORLAR, NE DE HUKUK!
Hangi taşı kaldırsak altından sosyal medya fenomenleri çıkıyor. Vergi kaçırmaktan tutun da para aklamaya kadar bir dizi suçta fenomenlerin adı geçer oldu. İşte son olarak da yasadışı teşvik soruşturmasında medyaya yansıyan isimleri gördük... Sosyal medya fenomenleri topluma o kadar kötü örnek oldular ki, özellikle de gençlerimize ve çocuklarıma. Toplumsal dejenerasyonun başat figürleri haline geldiler adeta... Kısa yoldan para kazanayım da nasıl olursa olsun mantığıyla hareket ettikleri için ne ahlak tanıdılar ne de hukuk. Elbette bunu hepsi için söylemiyorum. Ama çoğunluğu böyle maalesef. Üst üste patlayan skandallara rağmen takipçi sayılarında en ufak bir azalma olmaması da ayrı bir sorun. Sosyal medyanın topluma verdiği en büyük zararlardan biri bu fenomen tayfasıdır. Kısa yoldan zenginleşmek uğruna ahlaksızlığı normalleştirmeye çalışıyorlar. En acısı da toplumsal değerlerimizi hiçe sayarak arsızca yapıyorlar bunu. Sosyal medya fenomenleri yeni nesil için uyuşturucu kadar tehlikeli olmaya başladı. Birisi gençlerimizin ruhunu, bedenini çürütüyor, diğeri de ahlakını, öz değerlerini....