'Sevgi neydi? Sevgi, iyilikti, dostluktu, sevgi emekti...' Bu sözleri hangimiz duysak aklımıza 'Selvi Boylum Al Yazmalım' filmi gelir. Kalbimize dokunan İlyas ile Asya'nın aşkı gelir... Bir kadın gözleriyle aşkını ancak bu kadar güzel anlatabilirdi dediğimiz Türkan Şoray'ın o bakışları aradan yıllar geçse de unutulmadı. Cengiz Aytmatov'un hikayesini Ali Özgentürk'ün senaryolaştırdığı, Atıf Yılmaz'ın yönettiği 'Selvi Boylum Al Yazmalım'ın 7'den 70'e herkeste çok ayrı bir yeri var. Usta sanatçı Cahit Berkay'ın enfes müziğiyle hafızalarımıza kazınan bu filmin başrol oyuncusu Türkan Şoray, geçtiğimiz günlerde sevenleriyle buluştu.
Beyoğlu Kültür Yolu Festivali kapsamında, 'Selvi Boylum Al Yazmalım' filmini Atatürk Kültür Merkezi'nin dış alanında sinemaseverlerle birlikte izleyen Türkan Şoray'a neler hissettiğini sordum... Bu filmi sevenleriyle birlikte izlemekten dolayı büyük bir mutluluk duyduğunu söyleyen sinemamızın sultanı Şoray sözlerine şöyle devam etti:
"Üzerinden yıllar geçmesine rağmen bu filmin sevenlerimin gözünde ayrı bir yere sahip olduğunu bir defa daha gördüm. Filmde canlandırdığın 'Asya' rolü de öyle. Çok özel bir filmdi benim için. 'Asya' rolüne hayat vermek benim kariyerimde de önemli bir yere sahip. Türk izleyicisi gibi ben de Asya'yı çok sevdim."
DİJİTAL ÇAĞIN EN BÜYÜK TEHLİKESİ: DEEPFAKE
Teknoloji öyle bir duruma geldi ki zaman zaman insanların gerçeklik algısı ile rahatlıkla oynayabiliyor. Yapay zeka ile üretilen videolar, insanların sesini ve yüzünü kopyalayabiliyor. Günümüzde siber tehlike olarak görülen bu yazılım dijital manipülasyona yol açabilecek ölçüde içinde tehdit barındırıyor artık. Ekonomi dünyasını tehdit eder hale geldiğinin en açık örneğini FBI'nın şirketlere yönelik yaptığı uyarısında gördük. FBI daha bu yaz kendilerine gelen şikayetler doğrultusunda, Deepfake teknolojisi ile iş başvurusu yapıp şirketlere sızıldığını ve bu durumun da kurumlar için büyük tehdit oluşturduğunu anlatan bir uyarı yayınladı. Gerçek şu ki sadece ekonomi dünyası da değil tehlike altında olan...
Geçtiğimiz günlerde GÜNAYDIN yazarı Mevlüt Tezel, 'deepfake' teknolojisinin tehlikesine dikkat çeken önemli bir yazı kaleme almıştı. Deepfake videoların yanlış ellerde dolaşıma sokularak bir manipüle aracı haline dönüşme ihtimalini göz ardı edemeyiz, hele ki sosyal medyanın toplumlar üzerinde artık bu kadar güçlü olduğu günümüz dünyasında... İki ülkeyi birbirine düşürecek, toplumsal barışı tehdit edecek kadar tehlikeli bir teknoloji bu... İnternetteki bu büyük tehlike ile mücadele için başta devletler olmak üzere herkes taşın altına elini koymalı. Aksi halde bu gidiş hiç iyi değil... İşler hepimizin huzuru kaçıracak boyuta ulaşabilir.