Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, e-Devlet Kapısı'nın 22 hizmetle başlayan yolculuğuna 16'ncı yılında 8 bin 316 hizmetle devam ettiğini açıkladı ve şu bilgileri paylaştı:
e-Devlet Kapısı bin 79 kuruma ait 8 bin 316 işleme ve 66 milyon 683 bin 837 kullanıcı sayısına ulaştı.
15 yaş üstü her 100 kişiden 96'sı e-Devlet Kapısı abonesi.
İkametgâh belgesinden SGK tescil-hizmet dökümüne, araç ceza sorgulamasından tapu işlemlerine kadar birçok işlem için e-Devlet'e giriyoruz. Her gün 11 milyona yakın kullanıcı e- Devlet'e giriş yapıyor.
Bence e-Devlet, Cumhuriyet tarihinde yapılmış en başarılı ve en büyük hizmetlerden biri.
Sadece bürokratik işlemleri azaltması bile ekonomik canlılığa büyük katkı sağlıyor.
Gelişmiş birçok ülkede e-Devlet kadar kapsamlı bir uygulama yok.
Uraloğlu'nun açıklamasının şu bölüme ise daha önemli:
"Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin e-devlet altyapısını kurduğumuz gibi dost ve kardeş ülkelerin de dijital devlet altyapısını Türksat eliyle kurmayı amaçlıyoruz. e-Devlet'i öncelikle gönül coğrafyamızdaki ülkelere ihraç etmeyi planlıyoruz. Hatta inanıyorum ki yakın zamanda dünyanın dört bir yanına ihraç ederek Türkiye'nin dijital hizmet ihracatını da önemli oranda artıracağız." Gönül coğrafyamızdaki ülkeler denince aklıma ilk gelen;
Suriye oldu. Suriye'de Türk Lirası kullanımı da hızla artıyor.
Suriye'nin tekrar inşasında da Türk firmaları büyük görevler üstlenecek.
Türkiye'nin Suriye'deki varlığının her geçen gün artması öngörülüyor.
Suriye'ye e-Devlet'i ihraç edersek bu uygulama iki ülkeye hem stratejik hem de ekonomik anlamda büyük avantajlar sağlar.
Aynı şekilde dijital anlamda kurumsallaşmak isteyen diğer Türk ve Müslüman ülkelerine de e-Devlet'in ihraç edilmesi hem Türkiye hem de e-Devlet'i kullanacak ülkelere büyük faydalar sağlar.
***
MARMARA'YI KURTARMAK İMKANSIZ!
Tekirdağ'ın Marmaraereğlisi ilçesi açıkları ile İzmit Körfezi'nin Gebze Eskihisar bölgesinde müsilaj tespit edildi.
Marmaraereğlisi açıklarında araştırmacılar, derinlerde görmeyi bekledikleri müsilaj takabası ile 22 metrede karşılaşınca çok şaşırmışlar.
Üstelik bu tabakanın kalınlığı 10 metre.
Eskihisar'de ise denizin 10-15 metre derinliklerinde kümelenmiş halde müsilajlar tespit edildi.
Yani 2021'de Marmara'da müsilaj deniz yüzeyinden temizlendiğinde sorun çözülmemişti.
Prof. Dr. Melek İşinibilir Okyar, gerekli önlemler alınmazsa Marmara'da durumun daha da kötüleşeceğini söylüyor.
Sorunun kaynağı; fabrika ve evlerden gelen atık suların, bir iç deniz olan Marmara'nın kaldıramayacak boyutta olması!
Marmara Bölgesi'nde nüfus ise 27,2 milyona yükseldi.
Prof. Okyar, "Nüfusun ülke genelinde yeniden yapılanmasıyla ilgili çalışmalar yapılması, demografik dağılımın değiştirilmesi için çalışmalar yapılması gerektiğini düşünüyorum" diyor.
Türkiye'de sanayi ve ticaretin lokomotifi olan Marmara Bölgesi'nin nüfusu azalmayacağına göre, atık sularının tamamını arıtacak büyük maliyetli bir sistem kurulamazsa Marmara Denizi ölecek.
***
TAKLİT LİSTESİ YAYINLAMAK İŞE YARAMIYOR
Tarım ve Orman Bakanlığı taklit ve tağşiş yapılan ürünler listesini güncelledi.
Köftede tek tırnaklı eti, sucukta sakatat, kıymalı börekte eşek eti gibi birçok gıdada yine usulsüzlükler tespit edildi.
Dana sucuk adı altında domuz etinden yapılmış ürün satıldığı belirlendi.
Gaziantep'in en ünlü kahvecilerinden biri de listeye girdi.
Ayrıca sahte bal ve hileli çay üreten firmalar da ifşa edildi.
Artık bu taklit ve tağşiş yapanların listesini okuyan var mı? Hava durumu bülteni gibi bir şey oldu!
Bazı sahtecilik yapan ünlü işletmelere kızıyoruz, sonra unutuyoruz.
Ürünlerinde domuz eti çıkan Köfteci Yusuf bile komplo kuruldu diye kahraman ilan edildi. Adamın işleri açıldı!
Listeye girenler hemen yeni bir firma, yeni bir marka kuruyorlar.
Ve taklit, tağşiş yapmaya devam ediyorlar!
Tarım ve Orman Bakanlığı, bu listeleri yayınlamak yerine taklit ve tağşiş ürün üreten firmaları kapatsa daha iyi olmaz mı?
Kanunda kapatılmasına engel varsa, yeni yasa çıkarılsın!
İnsanlar zaten artan fiyatlardan bunalmış. Bir de bu gıda teröristleri halkı zehirliyor!
Neden bu vicdansızlara hak ettikleri cezaları vermiyoruz?
Kapatın, hapis cezası verin gitsin, kökten çözüm!
***
153 BİN EVİ KİM ALDI?
TÜİK'e göre kasım ayında konut satışları yüzde 63,6 artışla 153 bin 14 adede ulaştı.
Bankaların sunduğu en düşük faiz oranı ise yüzde 2,89 seviyesinde.
Eğer birikmiş paranız varsa, 1 milyon lira konut kredisi çekip bunu aylık 29 bin 878 liradan 120 ayda öderseniz toplamda 3 milyon 605 bin lirayı geri ödemiş oluyorsunuz.
2 milyon TL konut kredisinin 120 aylık geri ödemesi ise toplamda 7 milyon 195 bin 470 liraya çıkıyor.
Eğer birikiminiz yoksa 5-6 milyon TL'ye konut almak bile orta gelirli bir aile için çok zor!
Peki, 153 bin konutu kim aldı?
Bu konutların çoğunun yatırım amaçlı alındığını düşünüyorum.
Suriyelilerin dönüşüyle kiraların düşmesi bekleniyor ama yatırım amaçlı konut satışındaki artış kiraların düşmesini engeller.
Önemli olan barınma ihtiyacını karşılayacak şekilde konut satışlarının artması.
Bunun için de konut kredilerinin düşmesi gerekiyor.
Enflasyonu düşürmeden konut kredisini düşürünce bu sefer de konut fiyatları artıyor ve ucuz konut kredileri daha çok yatırım amaçlı kullanılıyor.
***
Altyazı
"Gerçeği inkar etme gücünü hafife alma" (American Beauty)