Market zamlarından hava savunma sistemlerine, Dubai çikolatasından terör eylemlerine kadar hemen her konuyu bilen TV yorumcularımız, ABD Başkanlık Seçimi'nde de elbette Amerika'yı, 'salıncak eyaletler' de dahil avcunun içi gibi bilen uzmanlar olarak yorum yaptılar.
Siyasi yorumlar sıkıcıydı ama asıl eğlence internette dönen seçim goygoyuydu.
Kamala Harris'in kaybetmesine üzülenler, Kemal Kılıçdaroğlu dönemini hatırlatan şu yorumları yaptılar:
"Kamala doğru adaydı, halk yanlıştı"
"Kamala Harris durum değerlendirmesi yapmak üzere genel merkeze hareket ediyor."
"Olsun sahiller bizim!"
"Daha büyük şehirlerde oylar sayılmadı."
"Sandıkları terk etmeyin!"
BEN KEMAL GELİYORUM
ABD'nin Virginia eyaletinden bir seçmenin, CHP Eski Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na oy verip, bu oy pusulasını sosyal medyada paylaşınca viral oldu.
İşte bu oy pusulası için yapılan yorumlardan bazıları:
"Dedem ya her masada var."
Kılıçdaroğlu: "Bu sefer kesin öndeyiz."
"Ben Kemal geliyorum."
"Burdayım be burdayım." Bu yorumları görünce biz neler yaşamışız diye düşünmeden edemiyor insan.
Bence bu Kılıçdaroğlu goygoyu Türklerin olduğu dünyadaki her şehirde, her seçimde devam eder.
Bir oy bir oydur ama bu oylarla Kılıçdaroğlu, dünyanın her kıtasında kaybeden tek siyasetçi olarak tarihe geçebilir.
***
ESKİ DEFTERLER AÇILIR MI?
META'nın kurucusu Mark Zuckerberg, Elon Musk'ın aksine seçimlerde Demokrat Parti Adayı Kamala Harris'i destekledi.
Zuckerberg, Musk gibi amigoluk yapmadı.
Zaten Harris'i desteklemekten başka yapacak bir şeyi de yoktu.
2020'de kaybettiği olaylı seçimden sonra yargılanan Donald Trump, yaşananlardan Meta'nın sahibi Mark Zuckerberg'i sorumlu tutmuş ve seçime Facebook üzerinden hile karıştığını iddia etmişti. Hatta Trump, ağustos ayında çıkan kitabında, Zuckerberg'ün 2020 seçimleri sırasında kendisine komplo kurduğunu ve bunu tekrarlaması halinde Meta CEO'sunun 'hayatının geri kalanını hapiste geçireceğini' yazmıştı. Zuckerberg bu sefer Trump'ın iddia ettiği gibi seçime hile karıştırmış gibi gözükmüyor.
En azından Trump böyle bir iddiada bulunmadı. Ama Trump eski defterleri açarsa Zuckerberg'ü zor günler bekliyor olabilir.
***
KUVVETLER AYRILIĞININ ÖNEMİ
Bir ABD başkanlık seçimi daha geride kaldı.
ABD'nin süper güç kalabilmek için dünyaya yaşattığı acılar, çıkardığı savaşlar, tertiplediği darbeler vs. saymakla bitmez.
Ama yiğidi öldür hakkını yeme; bu demokrasi şovunu iyi yapıyorlar!
Trump'a suikast girişimi, kampanya boyunca kopan gürültüler, adayların belden aşağı vurmaları vs. tüm bu kopan fırtınalar arasında ABD demokrasisi dimdik ayakta kaldı.
Başkan adayları canlı yayında bir araya geldi, sanatçılar, sporcular, iş insanları vs. tüm ünlüler destekledikleri adayı açıkladı.
Hatta Elon Musk gibi seçim kampanyalarına büyük maddi yardımlarda bulunanlar oldu.
Sanatçılar adaylar için konser düzenledi.
Kimse "Vay sen onu nasıl desteklersin" demedi.
Vatandaş sosyal medya ve klasik medyaya adaylar hakkında istediklerini söylediler. Hatta hakaret ve küfür edenler oldu.
Seçim kampanyası boyunca birbirlerine etmedik laf bırakmayan Cumhuriyetçiler ve Demokratlar, seçimden sonra kazananı tebrik etti ve herkes evlerine döndü.
Bu demokrasi şovunun nedeni elbette ABD'de kuvvetler ayrılığı ilkesini harfiyen uygulanmasıdır!
***
ELON MUSK'TAN MUTLUSU YOK!
SpaceX, Tesla, X gibi girişimlerin kurucusu olan, 264 milyar dolarlık serveti ile dünyanın en zengin insanı Elon Musk, ABD seçimlerinde Donald Trump'ı bir amigo gibi destekledi.
Hâlbuki ünlü milyarder daha önce Trump'a siyaseti bırakmasını tavsiye etmişti.
Ama TV'deki Joe Biden-Donald Trump karşılaşmasında Biden'la seçim kazanılamayacağı ortaya çıkınca Musk, Trump'a dümen kırdı.
Trump suikast girişiminden sağ kurtulup, anketlerde puanını yükseltince Musk, para musluğunu da açtı.
Ve Trump'ın kampanyasına tam 132 milyon dolar bağışladı.
Yetmedi Trump'çıları desteklemek için günde 1 milyon dolarlık bir hediye kampanyası başlattı.
Bazılarına göre bu büyük bir riskti ama Musk, doğru adaya bahis oynamıştı ve sonunda seçimin bir kazananı da o oldu.
Peki, Musk bu büyük desteğin karşılığında ne kazanacak?
Uzmanlar Musk'ın şirketlerinin azalan düzenlemeler, düşük vergiler ve daha fazla devlet sözleşmesiyle önemli avantajlar elde edebileceğini iddia ediliyor.
Tesla ve SpaceX, işçi hakları, güvenlik standartları ve çevresel düzenlemelere dair birçok federal ajansla sorunlar yaşıyormuş.
Şimdi ise Musk'ın şirketlerine yönelik mevcut yasal ve düzenleyici baskıların da azalacağı söyleniyor.
***
İSRAİL HEP KAZANIYOR
ABD Başkanlık seçimini Cumhuriyetçi aday Donald Trump'ın kazanması İsrail medyasında sevinçle karşılandı.
Hatta bir İsrail TV kanalında seçim sonuçlarının ardından sunucu ve konuklar karton bardaklarını havaya kaldırarak hep bir ağızdan "Tanrı Amerika'yı korusun ve yaşasın İsrail!" dediler.
Bence Kamala Harris kazansaydı yine kutlama yaparlardı.
İsrail için değişen bir şey yok ki.
ABD'deki güçlü İsrail lobisiyle nasıl olsa her başkana istediklerini yaptırıyorlar.
İsrail, Haris'in başkan yardımcısı olduğu Joe Biden döneminde Filistin'e karşı tarihin en kanlı saldırılarından birini gerçekleştirdi.
Hangi aday kazanırsa kazansın ABD Seçimleri'nin asıl kazananı her zaman İsrail oldu!
İsrail, Ortadoğu'daki küçük ABD değil mi?