Erişim engeli süren Roblox, yasağın kaldırılması durumunda Türkiye'de ofis açmayı planladığını açıkladı.
Roblox Başkan Yardımcısı Nicky Jackson Colaco, deneyimli ekonomi yazarı Vahap Munyar ile şu bilgileri paylaştı:
"Oyuncuların ve geliştiricilerin güvenliğini ön planda tutarak, platforma erişimi yeniden sağlamak amacıyla yerel yetkililerle ve yasal süreçlerle aktif olarak işbirliği içindeyiz.Roblox'un dünyada çok az sayıda ülkede doğrudan ofisi var. Ofis açma kararımız, Türkiye'ye verdiğimiz önemin bir göstergesi. Roblox, son 5 yılda Türkiye'deki geliştiricilere 287 milyon liradan fazla ödeme yaptı"
X'i, Instagram'ı, Meta'sı bunların hepsi böyle...
Devlet yıllarca "Türkiye'den para kazanıyorsunuz ama ülkemizde ofisiniz yok, hukuksal konularda yasal muhatap bile bulamıyoruz" diye uyarılarda bulunur.
Ama internet devleri son ana kadar bekler. Kapatılma tehlikesi ortaya çıkınca ya da kapatılınca ofis açmaya karar verirler.
Roblox yöneticilerinin de kapatıldıktan sonra akılları başına geldi. Şimdi yasak kalkarsa ofis açarız diyorlar.
Roblox'taki asıl sorun; çocukların istismarına neden olacak içerikleri barındırması!
İstismar olayları büyük oranda engellenebilecek mi belli değil. Colaco, güvenliği artırıyoruz, bu konu üzerinde çalışıyoruz gibi klişe sözler vermiş.
Ama en azından bundan sonra ofis açıp, çocuklara yönelik suçlarda mahkeme kararlarına daha hızlı cevap verebilirler.
Colaco'nun son beş yılda Türkiye'deki geliştiricilere 287 milyon liradan fazla ödeme yaptıklarını söylemesine ise güldüm. O içerik geliştiricileri Roblox'a çok daha fazla kazandırıyor!
Roblox, 2024'ün birinci çeyreğinde gelirini 891,3 milyon dolar açıkladı.
Tüm Roblox oyuncularının yüzde 4,43'ü Türk. Roblox'ta Türkiye oyuncu sayısında dünya beşincisi!
Esports.net'in verileri ise platformun Türkiye'de 9 milyondan fazla oyuncusu bulunduğunu gösteriyor.
Yani Roblox'un en çok para kazandığı ülkelerden biriyiz.
Roblox'un Türkiye'den kazandığı paranın yanında geliştiricilere ödediği 287 milyon TL çerez parası gibi bir şey.
***
ZORAKİ FİŞ VEREN FIRINCI
Tüketici dernekleri, fırıncıların 'gramajı arttırdık' bahanesiyle yüksek fiyattan ekmek sattığını açıkladı.
En son fırıncılar gramajı düşürüp fiyatı sabit tutmamışlar mıydı?
Yine tutturabildiklerine fiyat belirliyorlar galiba.
Dün sosyal medyada fırıncıdan ekmek alan bir vatandaşın videosuna rastladım.
Vatandaş 20 lira verip "Siz vergi kaçırıyormuşsunuz, fişimi alabilir miyim?" diye soruyor.
Müşterinin söyleyiş tarzı kaba ama fırıncı da "20 liranın vergisi mi olurmuş, biz mi kurtaracağız vatandaşı?" diyor.
Vergiye karşı esnafın genel tepkisi böyle mi bilmiyorum ama bazıları fiş, fatura vermemeyi doğal hak görüyorlar.
Bu tepkinin bir nedeni de; bazı büyük şirketlerin vergi ödememesi, onlara uygulanan vergi afların ya da milyon dolarlık futbolcuların asgari ücretten vergi ödemesi gibi birçok vergi usulsüzlüğü olabilir.
"Kim veriyor ki biz verelim" diye düşünenler var!
Elbette fırıncılara gelene kadar kuyumculardan doktorlara, tadilat ustalardan avukatlara kadar birçok işkolunda vergi düşük gösteriliyor, fiş-fatura kesilmiyor.
Peki, bordolu çalışanlar ne olacak? Onlar daha maaşını almadan vergisini ödüyor!
Mesele 20 TL de değil! 2 TL ya da 2 milyon TL de olsa her iş sahibi vergisini ödemeli!
Bu noktada Hazine ve Maliye Bakanlığı vergi ödemeyenlerin peşine düşmesi vergi adaleti adına umut veriyor ama daha kapsamlı denetimlere ihtiyaç var.
Bu arada yeni kanuna göre 20 TL'lik ekmeğin fişini almayana da 5 bin TL ceza kesilecek. Tabii yasa uygulanırsa!
***
SANDIĞIMIZDAN DA ZEKİLER
Japonya'daki Azabu Üniversitesi'nde kedilerin rastgele kelimelerle görüntüleri bağdaştırıp bağdaştıramayacağını anlamak amacıyla 31 yetişkin ev kedisiyle bir çalışma yürütüldü.
Deneyde, kedilere bebeklerin dil gelişimi çalışmalarında kullanılan bir test uygulandı.
Kedilere "keraru" ve "parumo" gibi anlamsız iki kelime ile ilişkilendirilmiş kısa animasyonlar gösterildi.
Bu sırada mekanik bir ses, kelimeleri söylerken onlarla ilişkilendirilmiş güneş veya bulut görüntüleri ekranda belirdi.
Bir süre ara verildikten sonra bu kez kelimeler ile eşleştirilen görüntüler yer değiştirildi.
Ve bu sefer kedilerin ekrana ilk seferden daha uzun süre baktığını, gözbebeklerinin genişlediği fark edildi.
Araştırmacılara göre, kedilerin bu davranışları, ödül veya eğitim olmaksızın duydukları kelimelerle görüntüler arasında bağlantı kurduklarını gösteriyor.
Üstelik bu bağlantının bebeklerden daha hızlı kurulduğu vurgulanıyor.
Kedilere boşuna uzaylı demiyorlar!
Asırlardın insanlarla bir arada yaşamaları, hatta insanlara isteklerini çoğu zaman kabul ettirmeleri de onların ne kadar zeki olduğunu gösteriyor.
Kediler yazmakla bitmez ama çok zeki ve tatlı olup insanların kalbini kazanmaları popülasyonlarını artırdığı ve kuş gibi diğer türlerin neslini tehlikeye düşürdüğü de bir gerçek.
***
YAPAY ZEKANIN KANSER BAŞARISI
Harvard Üniversitesi'nde geliştirilen CHIEF adlı yapay zeka modeli, kanser teşhisinde önemli bir başarıya imza attı.
CHIEF, 19 farklı kanser türünde test edildi ve yüzde 96'ya varan doğruluk oranıyla kanser teşhisinde bulundu.
Yapay zeka en çok tıp alanında insanlara faydalı olacak gibi gözüküyor.
Onlarca farklı karmaşık tahlil sonuçlarını anında yorumlama özelliğine sahip olacak olan yapay zeka, erken teşhisle birçok insanın hayatını kurtaracak.
Kansere karşı aşı tedavisinde de önemli yol kat ediliyor.
Çağımızın en kötü hastalığı kansere büyük oranda çare bulunduğunda ise dünya nüfusu kademeli olarak artacak ya da düşen doğum oranlarına karşı bir denge kurulacak.
Tabii bu dengenin yaşlı nüfusun artışıyla sağlanacak oluşu da farklı sorunları beraberinde getirecek.
Altyazı
"Soruyu nasıl anlamak istediğin de bir cevaptır." (Kurak Günler)