İki gol birden atarak Avusturya maçının kahramanı olan Merih Demiral'ın karşılaşmada yaptığı bozkurt işareti için UEFA'nın soruşturma başlatması ve bazı Avrupalı siyasetçilerin bozkurt işaretine kızmaları kazanılan zaferi bambaşka bir boyuta taşıdı.
Ülkemizde bile bozkurt işaretini eleştirenler oldu.
Evet, bozkurt hareketinin özellikle Türk düşmanlarını çıldırttığının farkındayız ama meseleye sağduyulu yaklaşmakta fayda var.
UEFA düzenlediği organizasyonlarda aşırı siyasi fikirleri temsil eden işaret ve sembollerin kullanılmasına kesinlikle karşı çıkıyor.
Başta siyasetçiler, gazeteciler olmak üzere Türk kamuoyunun bu noktada yapması gereken bozkurt işaretinin ırkçılıkla bir alakasının olmadığını ve bu figürün Türk soyunun en önemli simgesi olduğu konusunda Avrupalıları ikna etmek olmalı.
Bozkurt işareti, özellikle Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) ve Ülkü Ocakları gibi milliyetçi gruplar tarafından mitinglerde, gösterilerde ve toplu etkinliklerde sıkça kullanılıyor.
Bozkurt işareti, 1991 Sovyetler Birliği'nin yıkılmasından sonra Bakü'de Ebulfeyz Elçibey'in düzenlediği mitingde bir milyon insanın Milliyetçi Hareket'in sembol ismi Alparslan Türkeş'i 'Bozkurt' işaretiyle selamlamasıyla Türk siyasetinde milliyetçi kesim tarafından kullanılmaya başlandı.
Aslında 'Bozkurt', Türk, Moğol ve Altay mitolojisinde geçiyor ve 'Boskord' ve 'Pusgurt' olarak da söyleniyor.
Tüm Türk ve Moğol boyları, 'Bozkurt' işaretini yol gösterici, kutlu kurt olarak görür.
Bazı Türk ve Moğol boyları, soylarının kutlu varlık kabul edilen kurttan türediğine inanırlar.
IRKÇILIK DEĞİL!
Örneğin Göktürklerin gök (mavi) bayraklarında kurtbaşı resmi vardır. Bu savaşçılığı, özgürlüğü, doğayı ve aklı okuyabilme gücünü temsil eder.
Batıya göç eden, Hun, kıpçak, Peçenek Türkleri aynı zamanda bu işareti soy olarak belirtir yani "Ben Türküm" manasında da kullanmışlardır.
İşte bizim için bu kadar önemli bir sembol olan Bozkurt'u şimdi ırkçılıkla ilişkilendiriyorlar.
İsrail medyası da devreye girdi.'Bozkurt'u anti-semitist bir işaret ve sembol olduğu konusunda kamuoyu oluşturmaya çalışıyorlar.
Çıkarlarına göre her şeyi antisemitizm olarak ilan etmeleri ise ayrı bir tartışma konusu.
Bu noktada bizim "Kudurun Türk düşmanları" gibi söylemler yerine sakin, soğukkanlı bir şekilde hareket edip Bozkurt'un Türklüğün sembolü olduğu konusunda Avrupalıları ikna etmemiz gerekiyor.
Ama bu da kolay gözükmüyor. Türkiye'ye ceza verilmesini öneren Almanya Gıda ve Tarım Bakanı Cem Özdemir gibi Türk düşmanı siyasetçiler bile devreye girdi.
Türkiye'deki bazı sözde aydın, muhalif kesim de 'Bozkurt'u ırkçı bir işaret ve sembol olarak görüyor ya da göstermeye çalışıyorlar.
'Bozkurt' işaretini Türklük sembolü olduğu konusunda Avrupalıları ikna etmek için akıllıca, ılımlı halkla ilişkiler ve sosyal medya çalışmaları yürütülmeli.
Aksi takdirde 'Bozkurt' sembolü yasaklı konuma düşer ve bundan en çok vatansever Türkler zarar görür.
***
İŞTE YERLİ FUTBOLCUNUN ÖNEMİ
Avusturya maçında Ferdi Kadıoğlu'nu izlemesi için Borussia Dortmund, Stuttgart, Bayer Leverkusen, Arsenal, West Ham United, Fulham, Wolverhampton, Atletico Madrid ve Valencia kulüpleri scout ekiplerini görevlendirdi.
Ferdi de karşılaşmada en çok ikili mücadeleyi kazanan, en çok top kapan, en çok sahipsiz top kazanan oyuncu olarak tam not aldı.
Ferdi ayrıca 42 kilometreyle dördüncü maçlar sonunda EURO 2024'ün en çok koşan futbolcusu oldu.
Fenerbahçe'nin Ferdi için 35 milyon Euro'dan aşağı gelen teklifleri kabul etmeyeceği konuşuluyor.
Yarı finale kalırsak sahada olan her futbolcunun değeri artacak. İşte yerli futbolcuya yatırım yapmanın faydası burada ortaya çıkıyor.
Bu köşede hep Süper Lig'de yerli futbolcu sayısının artırılmasını savundum.
Yerli yıldızlar yetiştirmek borç batağındaki kulüplerimiz için en kestirme kurtuluş yolu.
***
YAZLIKÇI BENCİLLİĞİ
Balıkesir'in Erdek ilçesinde kepçe kiralayarak evlerinin önündeki plajın kıyı kesiminde temizlik yaptıran yedi ev sahibi hakkında, korunan türler arasında yer alan deniz çayırlarını söktürdükleri için soruşturma başlatıldı. Deniz çayırlarından haberdar olmadıklarını, bölgede uyarıcı tabela da bulunmadığını iddia eden ev sahipleri ise ayaklarının zarar gördüğünü, bu sebeple denizde temizlik yaptırdıklarını söylemişler. Bak sen şunlara! Ayakları kuma değsin diye güzelim deniz çayırlarını toplatmışlar.
Yapılan keyfi, bilinçli bir çevre katliamıdır. Deniz çayırlarını denizin ormanı gibi düşünebilirsiniz. Kıyısal alanda tüm deniz canlıları için barınak, üreme ve saklanma alanı oluşturur.
Deniz çayırları denizi filtre eden pinalara evsahipliği yapar. Böylece denizde oksijen üretimi artıyor.
Kıyı şeritlerinde konutu olan bazı vatandaşlarda yaşadıkları bölgenin sahibi gibi hissetme duygusu var. Şahan Gökbakar, Marmaris'teki yazlığının önüne iskele yaptırmış, Sinan Çetin ise Büyükada'daki evinin önüne 'Kimse geçmesin' diye duvar ördürmüştü.
Tatil yörelerinde de kumsala şezlong koyarak ya da patika yollara engel koyarak denizi vatandaşa kapatanlar var. Bazı yazlıkçılar sırf evleri var diye kendilerini ayrıcalıklı görüyorlar. Umarım güzelim deniz çayırlarını söktürenlere sağlam bir ceza verilir de ibret olur!
***
KUMDA YÜRÜMENİN FAYDALARI
Kumsalda kum çok sıcaksa ya da kum bulaşır diye terlikler genelde çıkarılmıyor.
Ancak uzmanlar kumsalda çıplak ayak yürümenin faydalı olduğunu söylüyor.
Kumda çıplak ayak yürümek stresi azaltıyormuş. Kum taneleri ayağınıza değdiğinde kendinizi daha dinç ve mutlu hissediyorsunuz. Kumda yürümek düz zeminde yürümekten daha zor olduğu için daha çok enerji harcatıyor. Kumun doğal peeling yapma özelliği de varmış. Çıplak ayakla yürüdüğünüzde kum taneleri ayak tabanındaki ölü derileri tıpkı kese yapar gibi alıyor.
Ayrıca çıplak ayakla yürümek dolaşımı hızlandırdığı için masaj etkisi yaratıyor.
Özetle bari kumsalda çıkarın şu terlikleri!
***
Altyazı
"Psikopatlıkla alakası yok, senin dalını kıranın ağacını kökünden sökeceksin" (Donnie Brasco)