Geçtiğimiz 1-3 Ekim günleri arasında bir grup gazeteciyle birlikte Gürcistan'ın başkenti Tiflis'te düzenlenen Beslenme ve Toplum Sağlığı Uluslararası Konferansı'nı takip ettim.
Önce Tiflis izlenimlerim: Tiflis 1,5 milyon nüfuslu küçük bir kent. Ama bu küçük başkentteki Türkiye sevgisi çok büyük.
Klasik rehber güzellemelerinden bahsetmiyorum çarşı-pazar dolaştım. Gürcü halkı, 'Türk malı' denince 'kalite' kelimesinin önce geldiğini söylüyor.
Beyaz eşyadan mobilyaya, inşaat malzemelerinden tekstile kadar birçok sektörde Türk markaları çok tutuluyor.
Dizilerimiz Gürcü halkında da bağımlılık yaratmış. 'Emanet' dizisinde Gürcü oyuncu Nanuka Stambolishvili'nin rol alması onlar için gurur kaynağı olmuş.
Yemyeşil bir doğaya sahip olan Tiflis, leziz peynirleri, 'hinkal' (Bizdeki mantının büyüğü) armut suyu, 'haçapuri' (peynirli pide) gibi özel tatlarıyla zengin bir mutfağa sahip.
Şehrin dar sokaklarındaki küçük şirin evlerin arasında dolaşıp, fotoğraf çekmek için bile Türkiye'den gelenlerin olduğunu öğrendim.
Tiflis'in güvenli bir şehir olduğunu, hırsızlık olaylarının bile nadir yaşandığı söyleniyor.
Özetle hem yakınlık hem de turistik özellikleri açısından Tiflis vizesiz gidilebilecek güzel destinasyonlardan biri.
Gelelim konferans izlenimlerime;
Sabri Ülker Vakfı'nın dünyada beslenme konusunda köklü kurumlardan The Nutrition Society'nin katkılarıyla düzenlendiği konferansa, Gürcistan, Türkiye, Macaristan, İngiltere ve İrlanda gibi ülkelerden katılan akademisyenler sağlıklı beslenme konusunda güncel bilgiler paylaştılar.
'YEMEKTE DENGE'!
Örneğin Prof. Dr. Nur Baran Aksakal'ın obezite hakkındaki görüşleri dikkat çekiciydi:
"Dünya Obezite Atlası'nın eylül ayında yayınlanan raporuna göre, 2035 yılına kadar dünyanın yarısının obezite problemi ile yaşayacağı öngörülüyor. Obezite ve fazla kilonun 4 milyardan fazla insanı etkileyeceği ve en hızlı artışın çocuklarda görüleceği belirtiliyor. Rapora göre 2035'de Türkiye'de de yetişkinlerin yarısından fazlası obez olma riski altında.
Bu nedenle ailelerin ve aile hekimlerinin bu konuda eğitilmesi, gençlere ve çocuklara sağlıklı beslenme konusunda yol gösterici olmaları büyük önem taşıyor." Sabri Ülker Vakfı Genel Sekreteri Özlem Üliç Çatar ise vakıf olarak hedeflerinin bu gibi konferans ve etkinliklerle farklı ülkelerden uzmanları bir araya getirerek bilimsel bilginin ve deneyim paylaşımlarının çoğalmasını sağlamak olduğunu söylüyor.
Bu konuda vakfın, Aile Hekimleri Dernekleri Federasyonu'nun iş birliğiyle 20 bin aile hekimine, uzman isimler tarafından beslenme eğitimi vermesi güzel bir gelişme. Vakıf ayrıca Milli Eğitim Bakanlığı ile iş birliği yaparak 2011'den beri yürüttüğü 'Yemekte Denge Eğitim Projesi' kapsamında okul öncesi ve ilkokul öğrencilerine sağlıklı beslenme alışkanlıkları geliştirmeleri amacıyla dersler veriyor. 20 ilde uygulanan projede, 2011'den beri 7 milyon çocuğa ulaşılmış.
Özellikle çocuklarımız cep telefonu ve tablet bağımlılığı yüzünden hareketsiz bir yaşam tarzı içinde. Buna fast-food yeme eklenince çocuklarımızda obezite oranı hızla artıyor. Obezite önlem alınması gereken büyük tehlike.
***
YİNE Mİ ZAM?
The Wall Street Journal'a göre, Netflix zam için Hollywood'daki yazar ve oyuncu grevlerinin sona ermesini bekliyor. Grevin de kısa sürede sona ereceği belirtiliyor. Yeni zamlar önce ABD ve Kanada'da devreye girecek. Sonrasında Türkiye'de de uygulanacağı iddia edildi.
Oysa ülkemizde daha yeni; eylül ayında yüzde 50 zam yapılmıştı.
Daha önce de yazdım; ünlü platformun taktiği şöyle; önce düşük abonelik ücretiyle geniş kitlelere ulaş, alışkanlık yarat, sonra da zam üstüne zam yap!
Üstelik platformun içerik kalitesi de sürekli düşüyor.
Bu olası zam haberine isyan edenler oldu. İşte sosyal medyada paylaşılan yorumlardan bazıları:
"Ultra HD için 200 TL veriyoruz. Daha ne olacak merak ediyorum..."
"İçeriklerine bakılırsa verilen paranın cücük kadar olması gerekiyor fakat istedikleri para cücük kadar olmadığı için Netflix'i elememiz gerekecek bu gidişle."
"Ben de bıraktım sanırım 2 zam önce falandı. Korsandan kaçmak için kurulan platform tekrar korsana yönlendiriyor... Yolları açık olsun."
"Imdb 5 puanlı yapımlarıyla kendilerine hayatta başarılar diliyorum."
"Kendi keyiflerine göre film yapacaklar. Kendileri eğlenecekler, kendi düşüncülerini empoze edecekler. Ben onlara para vereceğim ha..."
***
SPORU TAKLİT EDEN İLAÇ
ABD'de Florida Üniversitesi'nden görevli bir araştırma ekibi, spor yapmanın vücuda olumlu etkilerini taklit eden ilaç geliştirdi.
Söz konusu yeni ilaç farelerde metabolizmayı hızlandırdı, kas kazanımına ve kilo kaybına yardımcı oldu.
Enteresan bir gelişme.
Oturduğumuz yerden kilo mu vereceğiz yani? Bunun metabolizmaya yan etkileri neler olur acaba?
"Daha yeni spor salonuna ödeme yapmıştım" diyenleri duyar gibiyim. Durun bakalım farelerle insanlar bir mi? İnsanlı testleri beklemek lazım.
***
MALİYECİ KEDİ!
İstanbul-Bağcılar'da büyük market zincirlerinden birinin şubesinde bir kedi, süt ürünlerinin yer aldığı dolabın içine girmiş.
Kedi yoğurtların üzerinde dolaşırken video alınıp sosyal medyada paylaşıldı.
Kedinin sanki maliyeden gelmiş etiketleri kontrol eder gibi bir tavrı vardı.
Kedi dostlarımızı çok seviyoruz, bazen onları marketlerde dolaşırken görüyoruz ama yoğurtların üzerinde kedi dolaşması da olacak şey değil.
Hijyen, sağlık diye bir şey var değil mi?
***
Altyazı
"Hayat aldığımız nefeslerle değil, nefesimizi kesen anlarla ölçülür." (Hitch)