Türkiye'nin en iyi haber sitesi
MEVLÜT TEZEL

Atanamayan öğretmenler...

Kamunun toplam kadrosunun en büyüğünü her zaman Milli Eğitim alıyor. Son 20 yılda 750 bin öğretmen atandı.
Ancak 600 bine yakın öğretmen adayı atanmayı bekliyor. Her yıl 40 bin kişi mezun oluyor, ortalama 15 bin kişi emekli oluyor.
Bu döngü her yıl öğretmen adayı sayısını artırıyor.
Rakamlar böyleyken her yıl binlerce öğrenci, öğretmen olmak için üniversiteye giriyor!
Peki, bu sorun nasıl çözülür?



Yeni Eğitim Fakültesi açmayarak! Bazı Eğitim Fakülteleri'ni kapatarak. Öğretmen yetiştiren bölümlerin kontenjanlarını düşürerek!
Fen Edebiyat fakültelerinde her bölüme formasyon eğitimi vermeyerek! Belki bu sorunu uzun vadede çözebiliriz.
Özel üniversitelerde düşük puanla bazı Fen Edebiyat bölümlerine girenler, formasyon eğitimi alınca hem öğretmen adayı sayısı artıyor hem de öğretmen kalitesi düşüyor.
Harcanan emeğe, kaynağa yazık, günah!
Eğitim Fakültesi sayısı ve eğitim formasyonu veren bölüm sayısı az olsaydı 600 bin öğretmen adayı belki de bu işsizlik girdabına girmeyecekti!
Bu kısır döngü hem kaliteli öğretmen yetiştirmeyi engelliyor hem de eğitimin kalitesini düşürüyor.

***


SINIRLARI TUTUN!
Daily Mail'in haberine göre, Uganda'da yaşayan, 12 eşi, 102 çocuğu ve 568 torunu olan 67 yaşındaki çiftçi Musa Hasahya, "Hayat pahalandığı için" ailesini daha fazla büyütmeyeceğini açıkladı.



Hasahya, ekonomisi iyi olan bir ülkeye göç etmek istiyormuş!
Sınırlarımızda ekstra önlem alalım! Musa amca da gelirse bu göç yükünü kaldıramayız.
Musa amca tek başına kasaba kurmuş. Siyasi parti kursa bizim '6'lı Masa'ya bile girebilir. Musa amcanın ömrü yatakta geçmiş! Dünyaya neslini devam ettirmek için gelmiş.

***


ARAÇ KULLANIRKEN SU İÇMEK YASAK MI?
İstanbul'da polis denetim sırasında, bir taksi şoförüne araç kullanırken çay içtiği için ceza kesildi.
Taksici, "Elimde çay bardağı varmış, araç kullanırken yasakmış... Telefon değil ki bu çay veya su da olabilirdi. İçerek gidiyorum ne sakıncası var bunun?" demiş.



Taksiciler çok tepki çekince polisler bu sefer işi sıkı mı tutuyor dersiniz?
Oysa özellikle uzak yol şoförleri yolculuk boyunca bol bol kahve, çay içer! Ve genelde de kimse umursamaz.
Diyelim ki, 100 km hızla gidiyorsunuz. Bir çukura girdiniz, elindeki kaynar çay üstünüze döküldü.
Ne yaparsınız? Muhtemelen ani bir refleksle direksiyonu kırarsınız. Direksiyon hâkimiyetini kaybedip bir yayayı ezebilirsiniz. Ya da bir araca çarparsınız!
Demek ki, sakıncası varmış!
Bu mantıkla hareket edersek su içerken de direksiyon hâkimiyeti kaybedilebilir!
Çay, kahve içmek yasak ise su ya da soğuk bir içecek de yasak mı?
Su içtiği için ceza yiyen var mı?

***


SİNEMAYA DESTEK AZALACAK MI?
Cumhurbaşkanlığı kararıyla Eğlence Vergisi sıfıra indirildi. Karar; film gösterimi, spor müsabakaları, at yarışı, konserler gibi birçok alanı kapsıyor.
1991 yılından beri tiyatro oyunlarından, bale ve opera temsillerinden eğlence vergisi alınmıyor ama müzikal oyunlar eğlence vergisine tabi tutuluyor.
Yeni düzenlemeyle umarım müzikal oyunlardaki Eğlence Vergisi de kalkıyordur.
Bu spor, gösteri ve sanat sektörlerine yapılmış büyük bir hizmet. Böylece daha çok konser, gösteri vs. yapılabilecek. Sinema salonları ayakta kalabilecek. Belki sinema bilet fiyatları da düşebilir!
Şov dünyası çalışanları Eğlence Vergisi'nin kaldırılması için yıllarca dil dökmüştü. Ancak sanat politikalarında aksaklık gördüğünde hükümeti topa tutan sanatçılar, şov dünyasının emekçileri sessiz kaldılar.
Bazıları kararın belediyelerin gelirini azaltacağını ve bu yüzden siyasi olduğunu iddia ediyor. Lakin Türkiye genelinde en çok belediye AK Parti'ye ait.
Öte yandan Eğlence Vergisi'nin büyük kısmı Turizm ve Kültür Bakanlığı'na aktarılıyordu. Böylece Bakanlık sinema desteklerinin ana finans kaynağı olan rüsum gelirleri de sıfırlanmış oldu.
Eğer sinema sektörüne verilen devlet desteği azalırsa bundan en çok Türk Sineması zarar görür!

***


ÇİN NE YAPMAYA ÇALIŞIYOR?
Çin'deki sıkı koronavirüs tedbirlerine halk isyan edince hükümet 'Sıfır Kovid' politikasından vazgeçti.
Ve çok geçmeden vaka sayıları arttı.
Ülkede 9 milyon nüfuslu Çingdao'da günde 490 bin ila 530 bin kişinin, 10 milyon nüfuslu Dongguan'da ise 250 bin ila 300 bin kişinin enfekte olduğu tahmin ediliyor.



Ancak Çin hükümeti vaka sayısını açıklamama kararı da aldı. Bu kararın üstüne bir de yurt dışından gelenlere yönelik Kovid-19 kısıtlamaları da kaldırıldı.
Çin, ilk Kovid-19 salgını başladığında tedbir almamakla suçlandı. Salgın Çin'den tüm dünyaya yayılmıştı.
Evet, sıkıldınız Kovid- 19'dan.
Ama sormadan edemeyeceğim; Çin'in virüs hızla yayılırken sürü bağışıklığına geçmesi dünyayı tehdit etmez mi?
Çin ne yapmak istiyor?
Prof. Dr. Mehmet Ceyhan'ı özlediniz mi?

***


Altyazı
"Hepiniz koca bir pisliksiniz... Çünkü hiçbirinizin ne olmak istediğinize dönük bir içgüdünüz bile yok. Benim gibi insanlara ihtiyacınız var... Ben olmadan bir hiçsiniz. Böylece parmağınızı uzatıp "Hey, işte kötü adam diyeceksiniz!" Peki, bu sizi ne yapıyor? İyi adam mı? Siz iyi değilsiniz. Ben her zaman doğruyu söylerim. Yalan söyleyen sizlersiniz. Pekâlâ, kötü adama iyi geceler dileyin." (Scarface)

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA