Türkiye'nin en iyi haber sitesi
MEVLÜT TEZEL

Ukraynalı kadınları kafaya takan rezil zihniyet!

Siyaset bilimci Prof. Hasan Köni, ekranda Rusya-Ukrayna savaşını değerlendirirken "Bizim erkekler Ukraynalıların gelmesini bekliyor ama maalesef Avrupa'ya gidiyorlar. Tabii başka konu, edebiyat olarak söylüyorum" dedi.
Sonradan görmeler lüks araçlarıyla 'Ukrayna'daki manitaları sınırdan almaya gidiyoruz' diye rezil paylaşım yapar... Siyaset bilimci profesör de savaştan kaçan Ukraynalı kadınların Türkiye yerine Avrupa'ya gitmesine üzülür...
Sonradan görme cahil de olsan, profesör de olsan fark etmiyor. Bazılarının aklı hep başka yerde!
Bir de "Edebiyat olarak söylüyorum" diyor. Deme hocam, bari sen deme!
İnsanlar Rus bombalarından kaçıyor, hayatta kalma mücadelesi veriyor. Ukraynalı erkekler, vatanını kurtarmak için ülkesinde savaşırken kadın ve çocuklarını komşu ülkelere emanet ederken... Böyle bir insanlık dramının edebiyatı mı olur?



ŞAKASI BİLE OLMAZ!
Bu Köni'nin ilk vukuatı değil. Daha önce de Rusya'nın Türkiye'de nükleer santral kuracağının açıklandığı ilk günlerde "Diyorlar ki eksen kayması olacak. Siz de açın size de k..yalım.." dedi. Ne yazık ki, eski nesil akademisyenlerin bazılarının ağzı bozuk, zihniyetleri sorunlu.
Profesör Celal Şengör de asistanının eteğini kaldırmak suretiyle poposunu tokatladığını sanki çok doğal bir şeymiş gibi itiraf etmişti.
Bazı konuların şakası dahi yapılmaz. Hele insanların hayatını kaybettiği savaşlarda hiç yapılmaz. Aynı durum bizim başımıza gelse diye düşünmez mi insan? Yazık!

***


YENİ OTOPARK İHTİYACI
İstanbul'da yine bir otopark kavgası yaşandı. Dükkânının önüne otomobilini yan park eden bir aile ile komşuları olan aile arasında yaşanan kavgada mahalle savaş alanına döndü.
Üç kişinin yaralandığı olaya çevik kuvvet ve özel harekat ekipleri müdahale etmek zorunda kaldı. Sekiz kişi gözaltına alındı.



Bu tarz kavgaların sayısı arttı. Park yeri için hayatını kaybedenler bile var.
İstanbul'da yeni kat otoparklarına büyük ihtiyaç var. Mevcut oto parkların ücreti de semtine göre değişiyor. Örneğin Beşiktaş'ta bir saat için 30-40 lira, bir gün için 120-150 lira alan otoparklar bile var. Aslında kârlı bir iş.
Belediyeler otoparklar yapıp makul fiyata hizmet verseler. Hem bu kavgalar yaşanmaz hem de belediyelere kazanç olur.

***


TOROĞLU'NUN İTICİ TAVRI
A Spor'da Erman Toroğlu ile Gürcan Bilgiç, Fenerbahçe-Trabzonspor maçında İrfan Can'ın kırmızı kart gördüğü pozisyonuyla ilgili fikir ayrılığı yaşadı.
Bilgiç, tane tane sakin bir şekilde kırmızı kartın haksız bir karar olduğunu anlatmaya çalışırken Toroğlu bağırdı, kükredi. "Kıracağım şimdi televizyonu..." dedi.



Bilgiç efendiliğini bozmadan fikrini savundu.
Biraz futbol oynamış bir insan o pozisyonda İrfan Can'ın rakibinin ayağına kasıtlı basmadığını bilir. Zaten İrfan Can'ın rakibinin ayağına basmama ihtimali de yok.
Elbette herkesin düşüncesi kendine ama Toroğlu'nun tavrı gerçekten itici. Bazen bu saygısızlığı Levent Tüzemen'e de yapıyor. Tüzemen de Bilgiç gibi geri adım atmıyor.
Hakemliği döneminde yaptığı skandal hataları unutan Toroğlu'nun her tartışmada çok bağırıp üste çıkmaya çalışması artık bıkkınlık vermeye başladı!

***


SEN DE Mİ MARTI?
Kişisel Verileri Koruma Kurumu (KVKK), scooter paylaşım sistemi Martı firmasına ait verilerde 27 Şubat itibarıyla ihlal bulunduğu saptandı.
Martı şirketi de "Şirketimizin kullanıcılar ile eşleştirilebilir kredi kartı verilerini saklamadığını ve bu bağlamda hiçbir finansal bilgiye erişilmesinin mümkün olmadığını" açıkladı.



Umarım öyledir. Umarım Yemek Sepeti'ndeki veri hırsızlığına benzemez bu sızıntı! KVKK'ın araştırmasından sonra her şey netlik kazanır.
Daha önce de vatandaşın bilgileri defalarca çalındı. Her gün okuduğumuz o telefon ve internet dolandırıcılığı haberlerindeki kurbanlar, bu sızdırılan bilgiler sayesinde hipnotize edilerek dolandırılıyorlar.
Müşterinin kimlik ve kredi kartı bilgilerini toplayan bazı özel şirketler ne yazık ki, siper güvenliğe yeterince yatırım yapmıyorlar!
Siper güvenliği üst seviyede olmayan, bilgi çaldıran şirketlere caydırıcı cezalar kesilmeli.

***


SAVAŞIN GERÇEK YÜZÜ
Ukrayna, Çernihiv'deki bir konuta düşen patlamamış 500 kiloluk bir bombanın fotoğrafını paylaşarak NATO'yu 'uçuşa yasak bölge' ilan etmeye çağırdı. NATO uçaklarını yollarsa 3. Dünya Savaşı çıkar ve bunu da kimse istemez.



Bu korkunç bomba çocukların, kadınların, sivillerin olduğu alana düştü! Bence bomba bile vicdana gelmiş. Savaşı protesto etmiş, patlamamış! Sıcak evlerimizde TV karşısında savaşı değerlendirirken 500 kiloluk bombayı aklınıza getirin! Savaşın gerçek yüzü bu bombadır.

***


DRONE EĞİTİMİ VERİLMELİ
Ukraynalı insansız hava aracı (drone) kullanıcıları, Rusya'ya karşı savaşta orduya destek veriyor.
İnsanlar normal zamanlarda eğlence için kullandıkları drone'larıyla şimdi Rus konvoylarını, tanklarını takip ediyorlar.
Hava kameralarını kullanıyor ve ardından bu görüntüleri ve GPS koordinatlarını Ukrayna ordusuna aktarıyorlar.
Bazı 'drone'larda gece görüş ve ısı sensörleri de bulunuyor.
Yani savaşta bizim yerli üretim İHA'ların yanı sıra sivillerin kullandığı basit drone'lar da işe yarıyor.
Türkiye'de drone kullanma kursları açılmalı ve askere gidenlere tıpkı atış talimi gibi drone kullanma eğitimi verilmeli.
Bir gün 'drone' kullanmak zorunda kalabiliriz!

***


Altyazı
"Tekrar ayağa kalkabilmek için düşeriz.." (Batman)

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA