Lig TV futbol yorumcusu Mustafa Sapmaz, Twitter'dan 'Spor programlarında etik kurallarını belirleyecek kurul kurulalı dört yıl oldu. Merak ediyorum bir kural yazıldı mı?' diye sormuş.
Güzel soru... Türkiye'de futbol kültürünün gelişememesinin en önemli nedenlerinden biri de çok izlenen bazı futbol programlarının sürekli kavga ve tartışma ortamı yaratması. İsimlerini zikretmeye gerek yok; çoğunuz biliyorsunuz zaten bu programları. Futbol programı olmaktan çıkıp çeşitli mizansenlerle reality şova dönüşen bu programlarda; yıllarca hakemler ve futbolcular baskı altında tutuldu, futbol camiasına nefret aşılandı, yöneticiler, taraftarlar birbirine düşürüldü. Bu programlar yüzünden sevgisiz bir futbol ortamı oluştu.
Ve 2012 yılının Aralık ayında dönemin Gençlik ve Spor Bakanlığı ve RTÜK'ün önderliğinde spor programlarında uyulması gereken etik kuralları belirlemek için Spor Programları Denetleme Kurulu'nun kurulmasına karar verildi.
Bu kurula da İlker Yasin, Faik Çetiner, Serhat Ulueren ve Mehmet Şeyhoğlu seçildi. Bu kurul, dört yıldır ne yaptı; Mustafa Sapmaz gibi ben de bilmiyorum. Serhat Ulueren'in üyesi olduğu bir kuruldan etik değerleri yükselten kararların alınmasını bekleyen var mı? Şu tweet her şeyi özetliyor:
'Serhat Ulueren'e spor programı denetletmek, Bin Ladin'i BM barış elçisi yapmak gibi bir şey!'