Burak Yılmaz ve Ersan Gülüm, Çin takımlarına transfer olurken Türk futbolunda milat olacak imzalar attılar. Burak Galatasaray, Ersan da Beşiktaş için önemli futbolculardı. İki futbolcu da sezon ortası olmasına rağmen mali çıkarlar göz önünde tutularak satıldı. Futbolumuzun düştüğü büyük borç batağından kurtulması için takımlarımızın altyapıya gerçekten önem verip Çin ve Katar gibi futbola büyük yatırımlar yapan ülkelere futbolcu ihraç etmesi gerekiyor.
Artık futbolumuz, menajerlerin çöplüğü olmaktan kurtulmalı. Zaten Çin ve Katar sermayesi futbola girdikten sonra emekli yıldız futbolcu transfer etmek bile zorlaşacak.
Hollanda ve Belçika gibi, ekonomileri Türkiye'den iyi ülkeler bile futbolcu yetiştirip satan bir futbol endüstrisine sahipken, bizim takımların transfer hovardalığı yapmaları akla mantığa sığıyor mu?
Hep yazıyoruz; Süper Lig, hak ettiğinden daha fazla TV yayın geliri elde ediyor. Türkiye'deki futbol piyasası reel değil. Takımlarımız, devletin vergi, kamu kuruluşlarının sponsor ve reklam kıyaklarıyla ayakta duruyor.
Son dönemde kulüplerin borçlarının devlet desteğiyle yeniden yapılandırılacağı konuşuluyor. Kesinlikle bu yola gidilmemeli; daha önce bu yöntem defalarca denendi ve borç katlanarak arttı.
Bu borç batağından; takımların içini boşaltan, soyan yöneticiler de sorumlu. Spor camiası bu yöneticileri biliyor ama hiç yazılıp çizilmiyor. Davalar açılmalı, futbolumuz bu sahtekarlardan kurtulmalı. Artık kulüpler kendi ayakları üzerinde durmayı, futbolcu yetiştirip satmayı öğrenmeli. Hatta bunu iflas ederek, UEFA'dan ceza alarak öğrenmeliler.