Çoğunluk haklı, yani bana göre... Kendilerine yüzde bin katılıyorum: 90'ıncı yılında, tarihin en sıkıcı, en heyecansız, en filmsiz Oscar gecesini izlemiş olabiliriz.
Dizi dünyası sinemanın suyunu mu çekti, sinema sektörü üretim krizine mi girdi nedir bilemiyorum ama bu yılki En İyi Film adayları arasında, şöyle beni yerimden zıplatan, 'Evet, işte bu!' dedirten tek bir film bile çıkmadı.
Aralarında en beğendiğim, (ki çevremde benden başka beğenen yok, ben de karşılıksız gerçek aşk temasının gazına gelmiş olabilirim) 'The Shape of Water'dı... Ki, En İyi Film Oscar'ını kaptı.
Peki ya Türkçesi 'Kapan' olan 'Get Out'a ne demeli? İzlerken sinirimden bir kilo patlamış mısır yemiş olabilirim. Ayça Tekindor, yüklenecekse bu filme yüklensin bence.
1980'lerde gırla çekilen ikinci sınıf korku/gerilim filmlerinden farksız, saçmalıklar silsilesi bir film 'Get Out'... Ve gitti, En İyi Özgün Senaryo ödülünü aldı, iyi mi!
Sıkı bir açılışın ardından kafasını süratle duvara çarpan 'Three Billboards'un yarattığı hayal kırıklığınıysa hiç konuşmak istemiyorum.
Dizi sektörü koştu koştu, sinema sektörüne açık ara fark attı.
Şimdilerde değişen birçok şeyle beraber, yoksa film gibi filmler ve ihtişamlı Oscar geceleri de elden gidiyor mu dersiniz?