Sen, bir adam karısını evire çevire döverken kafanı çevirirsin.
Sen, aile içi şiddete, tacize, tecavüze 'kol kırılır, yen içinde kalır' toprağından kürek kürek atarsın.
Sen, kadınların hak ve özgürlüklerinin yanında bir an bile durmazsın. Kadın olsan bile durmazsın.
Sen, insanları cinsel yönelimleriyle, medeni durumlarıyla yargılamayı marifet sanırsın.
Sen, sokakta tekmelenen köpekleri görünce tepki vermezsin.
Sen, yaralı hayvanların yanından, bir an bile duraksamadan geçip gidersin.
Sen, önüne gelenin dedikodusunu yaparsın, hiç korkmadan iftira atarsın.
Sen, kafanı yalnızca kötüye çalıştırırsın.
Sen, içinden ona buna kin, nefret, öfke, kıskançlık kazanları kaynatırsın.
Sen, özgürlük, hak, hukuk, medeniyet nedir bilmezsin, öğrenmek bile istemezsin.
Sen, karını döversin, sinirinden ortalığı kırıp dökersin.
Sen, çevrendeki hiçbir zulme, kötülüğe, zalimliğe ve vicdansızlığa ses çıkarmazsın.
Ama sen, iki kişi öpüşüyor diye ortalığı ayağa kaldırıp olay çıkarırsın.
İşte sen bu kadarsın.
Ben de derim ki; bak sen şu tabansız ahlak anlayışına...
Bak sen şu aşktan korkan ahlak bekçilerine...
Bak sen şu ahlaksızlara, saygısızlara, kendini bilmezlere...
Bak sen...