Bakarsan bağ, bakmazsan dağ olurmuş. Doğrudur! Sharon Stone ablamız vücuduna bakmış, taş olmuş... Bora Bora sahillerine vurmuş. Kenarları itinayla kıvrılmış (güneş izi olur falan tövbe de) bikini altından gayrı bir şey giymemiş... Bora Bora'dan geçmekte olan paparazzinin biri de şipşaklayıvermiş. Sonuç Sharon Ablam'ı dünya çapında manşet etmiş. Resimlere bak bak doyma! Erkekler "Biz Sharon'ı boşuna sevmedik" derken, kadınlar üçe ayrıldı... Kıskançlıktan çaaat diye çatlayanlar, Sharon'ı ayakta alkışlayanlar ve estetikçinin yolunu tutanlar. Ha bir de tüm kırklıklar adına teşekkür edenler tabii... Biz tüm yirmilikler adına Britney Spears'a teşekkür ediyor muyuz? En kısa evliliği o yaptı, üstüne gitti yeni bir koca aldı. Kimseyi takmadan, kim ne der diye aldırmadan dolanıyor. Paşa keyfine göre yaşıyor. Hiç makyajsız bile güzel. Vücut fıstık gibi, para gani... İyi de bizde hani? Plaketini versek olur mu hiç? Hepimizin elinde mi Britney gibi olabilmek? O en ünlü dergilere mini şortuyla kapak olduysa ben niye teşekkür edecekmişim? Hem bende de o fizik olsa giyineceğimi kim söyledi ki? Sharon Stone kırklıklar adına soyunmuş, 47 yaşında olduğunu göğsünü gere gere söylemişmiş... Helalmiş, tüm kırklıkların gurur kaynağıymış. İnsanda öyle vücut olsun, yüz milyar borcu olsun. Elbette göğsünü gere gere yaşını söyler. Ama kaç tane Sharon Stone fizikli var ki? Değil kırklı, bizim yaşlarda bile... Hem vardı da açmadılar mı? Biz kadın milleti taş gibi vücutla teşhirde kusur eder miyiz hiç? Yani şimdi Sharon 47'sinde açıldı saçıldı diye tüm kırklıklar bikini altıyla mı dolanacak sahillerde... Saçma! Türk kadınlarından Sharon'a teşekkür etse etse ancak Billur Kalkavan eder. Başkası da etmez. Büyük bir kısmı da bu işe kızmıştır. Baklavaları, börekleri, dolmaları götürmek varken şimdi çıta niye yükselsin. Kocalarının gözü niye açılsın "Yahu karı, Sharon kadar olamadın garii" laflarını duysunlar ki... Ayrıca estetiğe karşı değilim de her kadında o kadar para yok ki yatıverip yağları aldırsın, memeleri toplatsın... Sizce Sharon'ın lömbür bacakları, sarkık memeleri, bol selüliti olsaydı böyle salınabilecek miydi? Her şey tesis meselesi tesis. O vücutla herkese hayat bayram. Ayrıca benim Hülya Avşarım var. Selüliti de, göbeği de olsa, kalçaları da çıksa "Ben güzel kadınım" diye dolaşır. Mayosunu giyer yüzer, şortunu giyer tenis oynar... Gocunmaz, kompleks yapmaz, kusurlarıyla sever kendini. Yüzündeki kırışıklıklarıyla sever. Bakımından, sporundan, sağlıklı beslenmesinden de ödün vermez. Devamlı çalışır, yeni işlere el atar, kendini geliştirir. Hani kırklıklar adına ille de birine teşekkür edeceksek diye çiziktirdim.