Dün Dünya Tiyatro Günü'ydü... Tüm tiyatrocular, tiyatroseverler bu anlamlı günü yaptıkları paylaşımla kutladılar. Kimi ilk sahneye çıktıkları zamanı paylaştı kimi oyundan bir replikle bu özel günü andı... Dikkatimi en çok çeken paylaşım ise usta oyuncu Tilbe Saran'ınki oldu.
Saran, tüm bu günü özetleyen, tiyatronun amacına yönelik çok güzel bir paylaşım yaptı. Şöyle ki; 'University College London (UCL) Psikoloji ve Dilbilim bölümünde yapılan araştırmada ne kadar farklı sosyal çevrelerden gelirse gelsinler aynı salonda birlikte oyun izleyen seyircilerin kalp atışlarının aynı anda hızlanıp yavaşladığını saptamışlar. Dr. Devlin, "Birlikte canlı bir gösteri izleyenler. Sıra dışı bir biçimde bireysel farklılıkları aşıyor ve ortak bir ruh halini deneyimliyorlar" diye anlatıyor. Ve bu sadece 'aşıklar' arasında gelişen bir bağ! Dünya Tiyatro Günü Kutlu Olsun.' Ben de bu vesileyle tüm tiyatro emekçilerinin, tiyatroseverlerin gününü kutluyorum.
Öte yandan Saran, şu sıralar atv dizisi Yaban Çiçekleri'nde boy gösteriyor. Geçtiğimiz pazartesi henüz ilk bölümü yayınlanan dizide başarılı performansıyla öne çıkmayı başardı usta oyuncu. 'Nurten Ataman' karakterine hayat veren Saran'ın, sadece gözleriyle oynadığı birkaç yer vardı ki, açıp tekrar izlenesi.
Aslıhan Malbora'yla Akın Akınözü'nün başrolünü paylaştıkları dizide, Halil Babür ve Büşra Pekin de başarılı oyunculuklarıyla öne çıkmayı başardılar. Umarım dizinin yolu uzun olur da her hafta bu doyumsuz oyunculukları seyrederiz.
BÜTÜN GÖZLER ONLARIN ÜSTÜNDE
Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Ersoy'un geçtiğimiz gün AKM'de açıkladığı Kültür Yolu Festivalleri'nin tanıtım toplantısındaydım.
Bu yıl 13-21 Nisan tarihleri arasında Adana'dan başlayacak festivalin 16 ili kapsayan programı herkesi heyecanlandırdı. Benim en çok dikkatimi çeken ise toplantıya katılan isimler oldu. Sinan Akçıl, Yavuz Bingöl, Serkan Çağrı, Uğur Aslan, Elif Buse Doğan gibi festival boyunca çeşitli şehirlerde konserler verecek olan ünlü sanatçılar katılım gösterirken, Bengü de video mesajı göndermişti.
Festivali sanatçıların da sahiplenmesi çok önemli. Ancak tanıtıma katılan özellikle üç isim bütün ilgiyi üzerinde toplamayı başardı. Kim mi onlar? Devlet Tiyatrosu Genel Müdürü Tamer Karadağlı, Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürü Tan Sağtürk ve Sinema Genel Müdürlüğü koltuğuna alışmaya çalışan Birol Güven...
Sağtürk ile Karadağlı'nın kurumları adına yaptıkları ve hayata geçirmeyi planladıkları projeler sebebiyle programları inanılmaz yoğun. Haliyle onları bir arada gören herkes hemen hasret gidermek istiyor. Kendi tabiriyle "Şu aralar acemi birliğindeyim" diyen Güven'i de tebrik etme telaşı var.
Dolayısıyla bakanlığın bünyesi altında atom karınca gibi çalışan üç isim toplantının yıldızı olmayı başardı. Ben de üçünü aynı karede buluşturarak bu toplantıya dair güzel bir hatıra yakaladım.
WIM WENDERS İSTANBUL FİLM FESTİVALİ İÇİN GELİYOR
İstanbul'un en özel festivallerinden biri olan Türkiye'nin en büyük sinema etkinliği İstanbul Film Festivali, 43. kez sinemaseverlerle buluşmaya hazırlanıyor. İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV) tarafından17-28 Nisan arasında düzenlenen festival, 132 uzun ve 12 kısa metrajlı filmden oluşan zengin bir program sunuyor.
Yönetmen Engin Ayca ile oyuncu Meral Orhonsay'a Onur Ödülü'nün verileceği festivalde, beni en çok heyecanlandıran ise festivalin onur konuğu olarak ilk kez İstanbul'a gelecek olan dünyaca ünlü yönetmen Wim Wenders. Usta Alman yönetmenin Cannes'da prömiyerini yapan son filmi 'Anselm' başta olmak üzere 3 filmi sinemaseverlerle buluşacak. Japon oyuncu Koji Yakusho'nun da onur konuğu olarak yer alacağı festivalde Hüseyin Karabey imzalı Kadir İnanır belgeseli de dikkat çekiyor.
Ulusal yarışma kategorisinde yer alan Son Hasat, Beraber, Rosinante, Büyük Kuşatma, Tereddüt Çizgisi, Bildiğin Gibi Değil, 8x8, Yurt, Suyun Üstü ve Başlangıçlar filmleri de 300 bin lira para ödüllü Altın Lale için yarışacak.