ELİF BUSE DOĞAN
'Yaka Yaka' şarkımın klibini Dubai'de çektik. Oraya tatile gidiyorduk. Gitmişken klip çekmeye karar verdik. Ama birçok şey için izin almak gerekiyormuş. Fotoğraf çeken bir kızın hikayesi gibi bir klip kurguladık. Her şey spontane gelişti klipte. Ancak drone uçurmamak gerekiyormuş, yasaklı bir yerde drone kaldırınca güvenlik görevlileri geldi. 3 saat bizi merkezde ağırladılar. Görüntüleri sildirdiler. Sonra izin alıp çıktık. Klip gece devam etti. Profesyonel ekipmanla gitmiştik ama telefonla devam ettik. Klibin yarısı telefonla çekildi. Bunu da ilk defa açıklıyorum. Hatta bir klip daha çektik çöl tarafında, o da haziranda gelecek.
2023 Aşık Veysel yılıydı. Paris'te UNESCO'nun binasında konser verdik. Ustanın eserlerini okudum. Onun eserlerini okumak benim için hep kıymetli. Amerika'da Yüzyılın Ozanları projesine dâhil oldum. Amerikalı müzisyenler eşlik etti, ozanlarımızın eserlerini Carnige Hall'de seslendirdim. Özel ve anlamlı bir konser oldu.
Türkülerle dijital platformlarda TV'lerde zor yer bulabiliyor müzisyenler. Geçim yüzünden başka türlere yöneliyorlar. Daha fazla yer verilse belki daha fazla seslerini duyurabilirler.
İPEK ERDEM
ÇOK RENKLİ BİR ÜLKEMİZ VAR
4-5 sene Almanya'da ve Paris'te yaşadım. Buradaki en son işimi 2020'de çekmiştim. Yurt dışından teklifler gelmişti. Tamamen kader kısmet. O yüzden değerlendirmek istedim. Dünyayı, yaşamayı, gezmeyi severim.
Batıya öykünme hep vardır ya bizde. Kendimizi küçümseriz… Bende de vardı ama gittiğimde hiç öyle olmadığını gördüm. Kendi değerimizi anlamaya başladım. Büyütülecek bir tarafı olmadığını gördüm. Avrupa'dakiler otantik olanla ilgileniyor. Ülkemiz çok renkli. Avrupa'da her yer çok düzgün çok güzel ama ben çok düzgün şehirleri sevmiyorum o kadar. Oradan buraya neden geldin diyorlar, Almanya Paris'e göre daha sıkıcı bir yer. Kültürümüz çok zengin, çok şanslıyız.
'Hayat Bilgisi'ndeki 'Barbie' karakteri hiç unutulmadı. Çocukluk aşkı pek unutulmadı. Beni hep koruyan, hayatım boyunca da bana bütün kapıları açan bir karakter oldu. Böyle kıymetli bir dizide rol aldığım için şanslıyım.
AYŞE ERBULAK
GÖNLÜMDE HEP NEDİM SABAN VARDI
Çok tiyatro seyreden biriyim. Afife jürisi oldum. Bana kimse tiyatro öldü diyemez. Çok güzel oyunlar var. Bir tiyatro oyuncusu olarak Suna Keskin'i, Nevra Serezli'yi örnek alırım. Suna Abla 80'ini geçmiş ama genç kız gibi. Müthiş bir disiplinle devam ediyorlar. Asıl konservatuvar onlar.
Çok sıcak bir aile komedisi 'Annem Hep Derdi ki' oyununa hazırlanıyorduk ama ertelendi. Çok tiyatroda oynadım ama hep gönlümde Nedim Saban vardı.
Çocuk oyunculuk okulumuz var ama Nedim kadar cesur değilim. Yapımcılık yapmaya cesaret edemedim. Oyunculuk okuluna gidince çocuk oyuncu olamaz. Öyle sanılıyor. Bir de çocuğu yüzmeden tenisten alıp bize getiriyor, bizden alıp futbola götürüyor. Böyle bir temposu varsa bize getirme dinlensin çocuk diyorum.
Dokuz Oda Cinayetleri adlı kitabım 10 yıl aradan sonra yeniden basıldı. 3 baskı yaptı. Bu benim dördüncü kitabımdı. Ciddi başarı sarhoşluğu yaşadım. Türkiye'nin Agatha Christie'si olacağım diye bir şuursuzluğa kapıldım.
NEDİM SABAN
TİYATRO KİTLESEL OLMALI
Tiyatroda 32 yıl oldu her geçen yıl daha yorucu oluyor. Sanat yapabileceğimiz zaman ve konsantrasyon gittikçe azalıyor. Yapımcı az yetiştiği için her şey bende. 38 kişi çalıyor tiyatromuzda. 4 farklı oyunumuz var.
İKSV'nin tiyatro festivalindeki bir oyunda yarıda çıkmıştım. John Malkovich'in oyunuydu. Olumsuz bir eleştiri yaptım oyunla ilgili. Onun çok hoşuna gitmiş. Daha sonra Hırvatistan Eleştirmenler Birliği Başkanı bana sosyal medyadan ulaştı. 'John Malkovich sizin eleştirinizi çok beğendi, İngilizceye çevirip oyununa ekledi. Türkiye'de nasıl rezil oldum diye beste yaptı' dedi. Buraya geldi tanıştık. BBC'ye beraber belgesel çektik.
Yılda 400'e yakın oyun çıkıyor 50'si iyi. Bu sayıyı artırmak lazım. İnsanlar tiyatroyu yaşam biçimi olarak göremedikleri için bu sayı artmıyor. Aidiyet ve içerik sorunu var. Dijital platform işlerini taklit eden oyunlar da var.
Kültür Bakanı tiyatro adına güzel işler yapıyor. AKM'de biz de oynayabiliyoruz.
Tiyatroda da müthiş bir gelir adaletsizliği var. Maalesef menajer takımı bu alana da kanca attı. 1650 liralık oyunlarda oradaki oyuncu daha çok ihya olmuyor. Tiyatronun kitlesel olması gerektiğini düşünüyorum.
İLYUN BÜRKEV
PİYANO BANA DÜNYANIN KAPILARINI AÇIYOR
Piyanoya 4 yaşında başladım. Salzburg'da Mozart'ın şehrinde dünyanın en önemli klasik müzik okullarından birinde eğitimime devam ediyorum. Dünyaca ünlü yarışmaların jüri başkanlarından biri olan hocam Pavel Gililov'un üniversite öncesi ilk öğrencisiyim.
Amerika'da Philadelphia International Music Festivali Virtual Concerto yarışmasından hem kendi yaş kategorimde 1'incilik ödülü, hem de tüm kategorilerde Overall Runner Up ödülünü kazandım.
Piyanonun dahi çocuğu olarak anılmak beni çok mutlu ediyor. Piyanoya büyük emek veriyorum bunun fark ediliyor olması beni çok mutlu ediyor.
21 Mayıs'ta İKSV tarafından düzenlenen 52. İstanbul Müzik Festivali'nin açılış konserinde sahne alacağım. Cem Mansur şefliğindeki İstanbul Devlet Senfoni Orkestrası'yla birlikte çalacağım. Çok heyecanlıyım.
Ailem maddi manevi büyük destek veriyor. Ailem bana hep 'Mutlu insan mutlu müzik yapar' der. Piyano sayesinde dünyayı gezebilme, dünyanın en önemli salonlarında ünlü isimlerle çalmanın keyfini yaşıyorum.